Connect with us

Yangın Tesisat Elemanları

Masdaf, yangınla mücadelede farkındalık yaratmaya devam ediyor

Yayın Tarihi:

on

Pompa sektörünün lider markası Masdaf, İtfaiye Haftası’nda Sakarya Büyükşehir İtfaiye Dairesi Başkanlığı ile birlikte düzenlediği “Yangınla Mücadele” webinarında  binalarda ve endüstriyel tesislerdeki yangınlar nedeniyle yaşanan can ve mal kayıplarının önüne geçebilmek adına alınabilecek önlemleri masaya yatırdı. 

Masdaf, 25 Eylül – 1 Ekim tarihleri arasında kutlanan İtfaiye Haftası’na özel olarak Sakarya Büyükşehir İtfaiye Müdürlüğü ile birlikte düzenlediği “Yangınla Mücadele” webinarında yangınlar nedeniyle yaşanan can ve mal kayıplarının önüne geçebilmek adına alınabilecek önlemleri masaya yatırdı. Sakarya Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı Önleme ve Eğitim Şube Müdürlüğü ile ortak düzenlenen webinarda özellikle konutlarda ve endüstriyel tesislerde yaşanan yangınlardaki ihmallerin altı çizildi. 

Türkiye’de her yıl yaklaşık 400 büyük fabrika yangını yaşandığını ve bu yangınlarda yılda ortalama 25 kişinin hayatını kaybettiğini belirten Sakarya Büyükşehir İtfaiye Dairesi Başkanlığından Makine Mühendisi M. Zahit Akkaya, binaların ve endüstriyel tesislerin yangın tehlikesine karşı hazırlıklı inşa edilmesi gerektiğini vurguladı. Akkaya sözlerine şöyle devam etti: “Bu süreç binanın veya endüstriyel tesisin mimari projesiyle başlayıp, mekanik projesiyle devam eden bütünleşik bir süreç. Binalar ve endüstriyel tesisler henüz mimari proje aşamasındayken bina veya tesis işler duruma geldiğinde oluşabilecek yangın durumları öngörülebilir olmalı ve gerekli önlemler alınmalıdır. Bu konuda öncelikle  “binaların yangından korunması hakkındaki yönetmeliğe” uyulması ve bu kapsamda binanın yangın sınıflandırmasının yapılması gerekiyor. Proje bir endüstriyel tesise ait ise hangi tehlike sınıfındaki endüstriyel tesise ait olduğu dikkate alınarak tasarlanmalıdır. Burada binanın işlevi, yangın yükü, yanıcılık yükü dikkate alınmalıdır. Örneğin yönetmelik; 2000 metrekare ve üzerindeki katlı mağazalarda ve 1000 metrekare üzerinde kolonya, boya gibi yanıcı madde ihtiva eden işletmelerde yağmurlama zorunluluğu getiriyor. Bu tür projelerde binanın yapısına göre kaçış yolu, havalandırması ve pompa sistemleri tercih edilmesi gerekiyor. Dolayısıyla tüm bunları tasarım aşamasında öngörebilmek önemli; ancak bizde ki işleyiş biraz farklı, biz önce binanın inşasına başlıyoruz ve zamanla yangın tesisatı hariç aklımıza gelen her şeyi binaya uyguluyoruz. Zorunluluk olursa şayet yangın tesisatını uygulamayı tercih ediyoruz. Ancak yabancı yatırımlar özellikle sigorta şirketleri Avrupalı olan yatırımlarda ya da yabancı ortaklı yatırımlarda “binaların yangından korunması hakkında yönetmelik” biraz daha nizami olarak uygulanıyor. Yapıların inşası aşamasında standartlara uygun üretim her geçen gün artmaya devam ediyor; fakat burada mevzuatında eş zamanlı olarak bu standartlara entegre edilmesi gerekiyor.” 

Akkaya, konuşmasında toplumu yangınla mücadele kapsamında alınabilecek önlemler konusunda bilinçlendirmeye yönelik eğitim faaliyetlerinin önemine de dikkat çekti. Akkaya “Toplum olarak olası yangın durumunda soğukkanlı kalabilecek bir bilince sahip olmamız gerekiyor. Bu da ancak eğitimle sağlanabilir. Özellikle çocuklar, anaokulu döneminden itibaren bu konuda bir bilinçle yetiştirilmelidir. Bu kapsamda çocukların sektörel manada itfaiyeciyi tanımaları, bir yangının ne anlam ifade ettiği ve yanlışlıkla dahi olsa bu duruma maruz kalmamaları için ne gibi önlemler almaları gerektiği veya yangın esnasında alınabilecek önlemler konusunda eğitilmeleri gerekiyor. Çünkü yangın esnasında itfaiye olay yerine ulaşmadan önce bilinçsizce yapılan müdahaleler yangının büyümesine dahi sebebiyet verebiliyor. Örneğin konutlardaki yangınlar genellikle mutfakta tencerede unutulan yağ ya da fazla kızarmış bir yağın ateşle temas etmesiyle oluşuyor. Bu tür bir yangın durumunda panikle yağın üzerine su atmak, sıklıkla yapılan hatalardan bir tanesidir. Bu tür yaklaşımlar normalde büyümeyecek bir yangını daha fazla büyütebilir. Bu da işin bilinç kısmını oluşturuyor. Yangın çıktıktan sonra itfaiye olay yerine ulaşmadan önce yangını söndürebilmek için bir yangın söndürme cihazıyla veya bir yangın söndürme tesisatıyla yangını kontrol altına almak veya söndürülebilmek de mümkün. Dolayısıyla bilinçli ve tedbirini alan vatandaşlarımızın bu tür risklerle karşılaşma olasılığı oldukça düşüktür.”

Akkaya, endüstriyel tesislerdeki yangınların genellikle elektrik tesisatındaki sorun, gaz sızıntısı, ekipmanların aşırı ısınması, periyodik bakımların ihmal edilmesi nedeniyle gerçekleştiğini belirtti.  Endüstrilerde yangından kaynaklı olarak yaşanan kayıpların önüne geçmek adına alınabilecek önlemlere vurgu yaptı.  Akkaya, “Genel olarak karşılaştığımız yangınların büyük çoğunluğu alınacak doğru önlemlerle itfaiye olay yerine gelmeden söndürülebilecek türde yangınlar oluyor. Ancak burada endüstriyel tesis işletmeci ve çalışanlarının bilinçli olması ve işletmenin; yangın pompası, dolap, algılama sistemi gibi yangını bildiren ve yangına müdahale etmeyi sağlayan ekipmanlara sahip olması gerekiyor. Özellikle pompa gruplarında ki UL/FM onayı ya da NFPA 20 standartlarında pompa gruplarının tercih edilmesi son derece önemli. Ayrıca işletmelerde yangın pompasının kullanılabileceği uygun ortamların tasarlanması ve pompaların ihtiyaç halinde yani yangın esnasında sorunsuz bir şekilde çalışması için periyodik bakımlarının yapılması da gerekiyor. Burada denetim kadar bilinçli olmakta önemli.”

Masdaf Satış Yöneticisi Ezgi Baba ise sözlerine itfaiye teşkilatının “İtfaiye Haftasını” kutlayarak başladı. Konuşmasında yangın pompalarının üretimine esas ulusal ve uluslararası standartların önemine dikkat çeken Baba sözlerine şöyle devam etti: “Masdaf olarak öncelikle Türk yangın yönetmeliğine uygun pompa teknolojileri üretiyoruz. Yönetmeliğin yeterli olmadığı bazı noktalarda da NFPA 20 ve UL/FM gibi uluslararası standartlar devreye giriyor. NFPA 20 aslında sadece Türkiye’de değil dünyada özellikle Avrupa ülkelerinin de kabul ettiği temellere dayanıyor. Türk Yangın Yönetmeliği de zaten bu standartlar üzerine kurulmuştur. UL/FM de NFPA gibi bir Amerikan standardıdır. UL ve FM birbirinden farklı iki kuruluştur. UL, bir güvenlik firması, FM ise bir sigorta firmasıdır. Yabancı yatırımcılar sigorta firması olarak FM’i seçtikleri için UL/FM onaylı ürün aldıklarında sigorta bedelleri yükseliyor. Ayrıca dünya üzerindeki en detaylı ve donanımlı standart olduğunu söyleyebilirim. Artık sadece yabancı yatırımcılar değil, yerli yatırımcılar da bu ürünleri kullanıyor. Çünkü bu standartta hiçbir açık yok, kurallar çok net, kontrol mekanizması çok sağlıklı işliyor. Biz 2009 yılında dünyada UL listesine giren sekizinci firmaydık, şu an muhtemelen bu sayı kırklara ulaştı. Bu sertifikaya sahip ürünler, yangına karşı detaylı senaryolar ile ekstra güvenlik önlemleri alınarak donanımlı olarak geliştiriliyor. Ayrıca UL, üç ayda bir ürünü ve firmayı AR-GE’den üretim bandına kadar denetliyor. Hâlihazırda üretmekte olduğunuz UL/FM’li siparişlerin testlerine katılıyor. Ayrıca sizin birkaç yıl önce satış yaptığınız bir referansınızı ziyaret edip, kontrol edebiliyor. Eğer siz standartlara uygun ürün üretmediyseniz, belgenizi alıyor. Burada üretim aşamasında müşterinin talebine göre üründe bir değişiklikte yapamazsınız, bunun için mutlaka UL/FM’ye danışmanız gerekiyor. Onlar gerekirse tüm süreci yeniden başlatıyorlar.” 

NFPA ve UL / FM’li ürünlerin genellikle sağlık kompleksi, endüstriyel alanlar ve yüksek kapasiteli bina projeleri gibi yüksek riskli ve yüksek kapasiteli ihtiyaçlarda kullanıldığını belirten Baba, bina ve küçük işletmelerde ise Türk yangın yönetmeliğini esas alan pompa teknolojilerinin tercih edildiğine dikkat çekti.

Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz? Şimdi kayıt olun.

  E-Bülten'e kayıt olun
E-Posta:
 

Türkiye endüstrisine, alana özel, spesifik yayınlar üreten MONETA Tanıtım’ın sektörel dergilerinin ve web portallarının editörlüğünü yapmaktayım. Yeni nesil, dinamik yayıncılık anlayışıyla, dijital ve basılı mecralarda içerik geliştirmek için çalışmaktayız.

Borular

GF Silenta Extreme: Sessiz Koruyucunuz

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

Yenilikçi yapısı ile plastik boru sektörünün öncü markası GF Hakan Plastik’in halojen içermeyen ve yanmaya karşı dayanıklı atık su sistemi GF Silenta Extreme, Çevresel Ürün Beyanı ile içerik ve verimliliğini de belgelendirdi.

Hem sessiz, hem koruyucu

Yapılarda, çevreye olumsuz etkilerin azaltılması yönünden gelişen sürdürülebilir tasarım kriterleri, hem ekolojik dengeyi koruyan hem de insan yaşamı için gerekli olan sağlık ve konfor koşullarını hedefliyor. GF Hakan Plastik’in Silenta Ürün Grubu’nun en yeni üyesi olan GF Silenta Extreme de bu koşullara yanıt vermek amacıyla geliştirildi. 

Özellikle çok katlı yapılarda tesisat sistemlerinde sessizlik ve yangın güvenliği önemli konuların başında geliyor.  

Ses geçirmeyen çok katmanlı bir yapıya sahip olan GF Silenta Extreme, GF Hakan Plastik sessizlik kelepçeleri ile EN14366 standardına göre göre 4 l/sn’de 18 dB(A) ses performansına sahip bulunuyor. Silenta Extreme, pürüzsüz yapıya sahip iç katmanı ile mükemmel akış performansı; yüksek moleküler yapıya sahip orta katmanı ile ses dalgalarını emilim; dayanıklı dış katmanı ile ise yüksek sıcaklık ve darbelere dayanım sergiliyor.  

Bir yangın esnasında, insan sağlığını en çok tehdit eden unsurlardan biri zehirli gaz salınımıdır. GF Silenta Extreme, yangın regülasyonlarına tümüyle uygun, polipropilen bazlı ve halojen grubu elementleri içermeyen formülasyonu ile Türkiye’de sektöründe tek olma özelliğine de sahip bulunuyor. Yanmaya karşı oldukça dayanıklı bir performans sergilemesine (EN 13501’e göre B-s1; d0) ek olarak, hem üretiminde hem de yanma esnasında, doğaya en çok zarar veren sera gazlarından olan kloroflorokarbon (CFC) gazları açığa çıkartılmasının da önüne geçiyor.

Çevresel Ürün Beyanı ile şeffaf veriler

GF Silenta Extreme’in karbon ayak izi, ham madde tedariği, boru ve ek parçaların üretimi ve ürünlerin teslimata hazır haline gelmesine kadar geçen döngü göz önünde bulundurularak değerlendiriliyor. 

Ürünlerin yaşam döngüleri boyunca ortaya çıkan çevresel etkilerin, şeffaf ve karşılaştırılabilir bir biçimde iletişimini sağlayan, bağımsız doğrulanmış ve tescil edilmiş belge olan Çevresel Ürün Beyanı ile GF Silenta Extreme, ISO 14025 / 21930 ve EN 15804A1+A2 gerekliliklerini yerine getirerek çevresel etkilerini kayıt altına almış bulunuyor.

Binaların sürdürülebilirliği büyük oranda kullanılan malzemelerin çevresel performansına da bağlı olduğundan, GF Silenta Extreme’in almış olduğu Çevresel Ürün Beyanı (EPD) özellikle binaların sürdürülebilirliğinin belgelenmesine katkı sağlıyor.

Değer katan özellikler

Sessizlik ve yangına karşı dayanıklılık özelliklerinin yanı sıra PP bazlı üretilen GF Silenta Extreme Boru Sistemi, ürün çeşitliliği ile de kolaylık sunuyor. d50-d200 mm çap aralığında üretilebilen sistem, özel muf yapısı ile kolay ve hızlı bir şekilde kolay kurulum imkanı sunuyor. Ayrıca, özel conta yapısı ile de su sızdırmazlığını garantiliyor.

Korozyona karşı mükemmel direnç sergileyen sistem, yüksek darbe dayanımı sayesinde kullanıldığı sistem içerisinde dayanıklılığını koruyor. Anti Shrink Sistemi ile birlikte borular ve ek parçaları, atık sistemlerinin sorunsuz bir şekilde uzun yıllar hizmet vermesini garanti ediyor.

Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz? Şimdi kayıt olun.

  E-Bülten'e kayıt olun
E-Posta:
 
Devamını Oku

Yangın Tesisat Elemanları

Türkiye’de ilk ve tek, dünyada üçüncü FM onaylı basınç anahtarı üreticisi Duyar Vana

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

Vana ve yangın söndürme sistemleri sektörünün öncü firmalarından Duyar Vana, teknik deneyimi ve yarım asrı aşkın tecrübesiyle ürettiği basınç anahtarı ürününe Türkiye’de FM onayı alan ilk firma oldu.

Duyar Vana, bu başarıyla birlikte dünyada üçüncü üretici ve dördüncü marka olma unvanına sahip oldu. Firma, Türkiye’deki tesislerinde uluslararası kalitede ürettiği basınç anahtarı ürününü FM belgesiyle pazara sunan ilk ve tek yerli üretici olmanın gurunu yaşıyor.
Bu yeni gelişme hakkında açıklamalar yapan Duyar Vana İş Geliştirme ve Pazarlama Direktörü Mehmet Çim, şunları ifade etti:
“Yangın söndürme sistemleri ürünlerimize UL ve FM onayları alarak her geçen gün başarılarımıza bir yenisini ekliyoruz. Özellikle 2021 yılı ülkemiz ve bizim için ilklerin yılı oluyor. Daha önce duyurduğumuz gibi, Türkiye’de ilk akış anahtarının üretilmesi ve bu ürüne FM Belgesi alınması, ilk dişli akış anahtarı imalatı, ilk dişli riser manifold imalatı, ilk OS&Y izleme anahtarı imalatı, ilk yivli izlenebilir kelebek vana UL ve FM Belgesi alınması başarılarımıza bugün bir yenisini daha ekleyerek Türkiye’de basınç anahtarı ürününü üreten ve bu ürüne FM belgesi alan ilk firma olduk. Özellikle yangın grubumuzdaki bu gibi üretim ve belgelendirme süreçleriyle dünya pazarında rekabetçi ve önde gelen firmalar arasında yer alıyoruz. Yerli bir üretici olarak buna benzer katma değerli ürünler üreterek ve bu ürünlere uluslararası sertifikalar alarak sektörümüze, ülkemizin ekonomisine ve istihdamına katkı sağlamaya devam edeceğiz.”

Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz? Şimdi kayıt olun.

  E-Bülten'e kayıt olun
E-Posta:
 
Devamını Oku

Yangın Tesisat Elemanları

Duyar Vana’nın FM başarısı ile dünyada ilk 3 ülke arasında Türkiye de var

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

Duyar Vana, akış anahtarı (flow switch) ürünü için FM onayı alan Türkiye’de ilk firma olurken, bu alanda dünyada üçüncü üretici ülke ve dördüncü marka unvanına sahip oldu. Bu alanda dünyada üçüncü üretici ve dördüncü marka unvanına sahip oldu.

Firma tarafından kamuoyuna yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Duyar Vana olarak yarım asrı aşkın tecrübemizle uluslararası kalite alanındaki başarılarımıza bir yenisini daha eklemenin gururunu yaşıyoruz. Sulu yangın söndürme sistemlerinde kullanılan akış anahtarı (flow switch) ürününe FM onayı alan Türkiye’de ilk firma, dünyada üçüncü üretici ve dördüncü marka olduk. Bu başarı sadece bizim değil, son yıllarda Türk sanayisindeki gelişmelerin de bir göstergesidir. Ülkemize ve sektörümüze hayırlı olmasını dileriz.”

Duyar akış anahtarı Akış anahtarları, sprinkler sistemlerinde, herhangi bir sprinklerin devreye girmesi durumunda, oluşan akış ile sisteme elektriksel bilgi göndermek amacıyla kullanılır. Yanlış alarmı önlemek için geciktirme üniteleri mevcuttur. Akış anahtarı ürün grubu yerli üretim ile Duyar Vana’nın Türkiye’deki tesislerinde üretilerek dünyaya ihraç edilmektedir. Duyar Vana, Türkiye’de ilk akış anahtarı üretimi yapan firma olmanın gururunu yaşıyor.

Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz? Şimdi kayıt olun.

  E-Bülten'e kayıt olun
E-Posta:
 
Devamını Oku
Advertisement

Trendler

Copyright © 2011-2018 Moneta Tanıtım Organizasyon Reklamcılık Yayıncılık Tic. Ltd. Şti. - Canan Business Küçükbakkalköy Mah. Kocasinan Cad. Selvili Sokak No:4 Kat:12 Daire:78 Ataşehir İstanbul - T:0850 885 05 01 - info@monetatanitim.com