Nedir?
Kolektör nedir?

Kolektör sözcüğünün Türk Dil Kurumu (TDK) Sözlüğü’ndeki karşılığı şudur: “Atık suların akmasını sağlayan boru.”
Kolektör ya da yaygın olan bir diğer kullanımıyla kollektör, akışkan transferinde dağıtım görevi gören büyük çaplı boru ve vanalardan oluşan basit bir sistemdir. Büyük çaplı bir girişe sahip olan bu sistem, daha küçük çaptaki birden çok çıkışa sahiptir. Kolektörler özellikle ısıtma sistemleri için yaygın olarak kullanılmaktadır. Bununla birlikte bu sistemler, temiz su ve yangın tesisatlarında da tercih edilmektedir.
Yaşam alanları veya ısıtılacak olan yapının merkezi bir yerine konumlandırılan kolektör sisteminin büyüklüğü, bağlanacak boru sayısına göre farklı olmaktadır. Genel olarak kolektör vanası renk seçiminde sıcak su hatları kırmızı, soğuk su hatları ise mavi renkle simgelenmektedir.
Kolektör sistemi, ısıtma sistemlerinde her bir radyatöre ulaşan su seviyesini ve akış miktarını belirler. Sistemdeki vanalar yardımıyla akış sürecine müdahale edilebilir. Ayrıca binalarda ve katlarda içme suyu gibi tesisatlarda da kullanılabilen bu sistemler, cihazlara yönelik akışın ayrı ayrı kontrol edilebilmesini mümkün kılar. Bu sayede arıza gibi hallerde ilgili cihazın akışı lokal olarak durdurulabilirken, sistemin kalanı çalışmaya devam edebilir.
Kolektör sistemleri neden tercih edilir?
- Verimlilik ve pratik bir kullanımın yanı sıra etkili bir sızdırmazlık performansı sunar.
- Farklı cihazlara yönelen akışı tek bir merkezden yönetmeye uygun yapısı sayesinde etkili bir kullanım sunarken, lokal olarak akışın kesilebilmesi arıza gibi hallerde sistemin çalışmaya devam etmesine olanak tanır.
- Dengeli bir dağıtım sağlayarak özellikle ısıtma sistemlerinde etkili sonuçlar ortaya çıkarmaktadır.
- Isıtma sistemlerinde akış ve ısı kontrolünün her cihaz için ayrı ayrı yapılabilmesine imkân sunarak pratik bir kullanım sağlar.
Kolektörler nerelerde kullanılır?
Kolektör sistemleri binalarda ve konutlarda yaygın olarak kullanılmaktadır. Bununla birlikte otel, spor salonu, hamam ve büyük ölçekli işyerleri için de etkili sistemler olarak tercih sebebidir.
Nedir?
Diyafram pompa nedir?

“Havalı pompa” olarak da isimlendirilebilen diyaframlı ya da diyafram pompa modelleri, elektrikle değil tamamen havayla çalışan pompa çeşitleri olmaları itibariyle geniş bir kullanım alanına sahiptir.
Diyafram pompa çeşitlerinde herhangi bir şekilde elektrikle çalışan bir parça bulunmadığından exproof bir yapıya sahiptir ve patlama riski bulunan ortamlarda sıklıkla kullanılmaktadırlar. Diyafram pompa uygun bir kompresöre bağlanmak suretiyle aktif edilir. Diyafram pompaların kurulumu yapılırken debi ve basınç hesabı, viskozite ve sıcaklık değerleri gibi değişkenler göz önünde bulundurulmalıdır. Diyafram pompalar, akışkan transferinin yanı sıra filtreleme ya da sirkülasyon işlemleri için de uygun çalışma şartları sağlar.
Diyafram pompanın sunduğu avantajlar
- Hassas ve yüksek viskoziteli akışkanların pompalanması için idealdir.
- Exproof özelliğiyle patlama tehlikesi olan şartlarda güvenle kullanılır.
- Pompa türüne göre belirli büyüklüklerdeki katı cisimlerin geçişi de mümkün olmaktadır.
- Bakım ihtiyacı az ve maliyetleri oldukça düşüktür.
- Hijyen şartlarına uygun bir yapıya sahiplerdir.
- Yüksek basınçlarda kullanıma uygun pompa çeşitleridir.
Diyafram pompalar nerelerde kullanılır?
- Petrol ve petrokimya tesisleri
- Gıda işleme tesisleri
- İlaç ve kimya sanayii
- Seramik üretim tesisleri
- Tersaneler ve gemi inşa tesisleri
- Boyahane ve tekstil sektörü
- Su arıtma tesisleri
- Talaşlı imalat yapan tesisler
Nedir?
Yalın üretim nedir?

Yalın üretim kavramı genel manada süreçlerde fazla unsurların mümkün olduğunca azaltıldığı ve yalınlaşmanın sağlandığı, israfın önlendiği, bu yolla kâr maksimizasyonu ve müşteri memnuniyeti yaratmanın hedeflendiği bir üretim tekniğidir.
Yalın üretim felsefesinde, üretim sürecinin en başından en sonuna kadar hataların, haddinden fazla imalatın ve aşırı stok birikiminin önüne geçmek amaçlanır.
Küreselleşmenin ve dijitalleşmenin getirdiği yeni koşullarda rekabet ortamı da giderek kızışmaktadır. Bu ortamda öne çıkmak isteyen şirketler, yüksek kalitenin yanı sıra uygun fiyat ve hızlı teslimat süreleri de sunmak zorundadır. Yalın üretim felsefesi, değişen rekabet şartlarında firmalara adaptasyon için etkili bir yol haritası sunmayı amaçlamaktadır.
Yalın üretimde ekip çalışması son derece önemlidir. Üretim hatlarında görevli olan ekipler, iş süreçlerini belirlenen sürelerde ve hatasız olarak sona erdirmekle yükümlüdürler. Kusursuz bir üretim seviyesine ulaşmak için iki önemli hususun sağlanmış olması gerekmektedir: Uzmanlaşma ve standartlaşma. Süreçlerin kusursuzlaştırılması için önemli olan bir diğer unsur da geri bildirimdir. Çalışanların geri bildirimleri kapsamında aksaklıklar ve olası sorunlar tespit edilerek, gerekli aksiyonun alınması sağlanmalıdır.
Bununla birlikte yalın üretim felsefesi sadece üretimde yalınlaşma ve iyileştirmeyle hayata geçirilemez. Yalınlaşma kültürünün firma stratejisi olarak benimsenmesi ve tüm ekip tarafından kavranması son derece önemlidir. Buradaki ortak hedef değeri büyütmek olmalıdır.
Yalın üretim felsefesinin ortaya çıkmasında Sanayi Devrimi’yle ortaya çıkan tarihsel birikimin etkisi vardır şüphesiz. Toyota Genel Müdür Yardımcısı Taiichi Ohno ise “Toyota Ruhu” başlıklı bir kitabında Uzakdoğu felsefesinden beslenen endüstriyel süreçlerle birlikte mühendisliğin teknik bilgiden çok daha fazla şeyi içerdiğini belirterek, yalın üretim felsefesinin temellerini atmıştır. Bununla birlikte “yalın üretim” kavramı ilk kez MIT’de yazılan bir yüksek lisans tezi temel alınarak hazırlanan makalede kullanılmıştır. John Krafcik’in 1996 yılında yazdığı makalenin adı “Yalın Üretim Sisteminin Büyük Zaferi”dir. Aynı yıl Jim Womack ve Daniel Jones tarafından “Lean Thinking” (Yalın Üretim) başlığıyla bir kitap yayınlanmıştır.
Yalın üretimin temel prensipleri
- Takım çalışması
- Vasıflı işgücü
- Gereği kadar stok
- İş akışının standartlaştırılması
- Sürekli olarak geliştirme
- Dış kaynak kullanımına önem verilmesi
- Makine ve üretim hattının rasyonel şekilde kullanılması
Nedir?
İnvertör nedir?

Doğru akımı alternatif akıma çeviren cihazlar invertör ya da inverter olarak adlandırılmaktadır. Genel olarak invertörleri güç veya frekans değiştirici ve düzenleyici cihazlar olarak nitelemek mümkündür.
Alternatif akımı doğru akıma çeviren bütün cihazlar temel olarak invertör kategorisine dâhildir. İnvertörler, şebeke gerilimini doğrultan, akımdaki dalgalanmayı düzenleyen ve kontrol altında tutan cihazlardır.
İnvertörler, bilgisayarlarda kullanılan görece düşük bir güç üreten güç kaynaklarından yüksek gerilim hatlarında kullanılan büyük sistemlere kadar geniş bir kullanım alanına sahiptir. Güneş ve rüzgâr gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektriğin iletilmesinde yaygın olarak kullanılırlar. Bunun dışında evlerimizde kullandığımız aydınlatma ürünlerinden televizyonlara, bilgisayarlardan elektrikli ev aletlerine kadar çok geniş ve yaygın bir kullanım alanları mevcuttur.
İnvertörlerin sağladığı faydalar
İnvertörler, güç kaynağından aldıkları elektrik enerjisini istenen frekansa çeviren cihazlardır. İnvertörleri şebekeden kaynaklanabilecek kesinti, dalgalanma ya da dengesizlikleri tolere ederek sağlıklı ve verimli bir çalışma ortamı sağlamak amacıyla kullanılırlar. Enerji tasarrufu sağlaması, mekanik gerilimi azaltması, kolay montaj imkânı vermesi ve yüksek güç üretmesi gibi faktörlerle tercih sebebi olmaktadır.
-
Genel2 ay önce
İyi bir çalışan işinden neden ayrılmayı ister?
-
Yangın Söndürme ve Analog Fitingsler3 ay önce
Duyar Vana’dan yeni bir ilk: UL Listeli Riser Manifold, FM onayı da aldı
-
Bakım Onarım2 ay önce
Nitrasyon nedir, neden gereklidir?
-
Pompalar1 ay önce
Japonya merkezli EBARA, Vansan’ı satın aldı
-
Elektrik Motorları3 ay önce
ELK, yeni gövde büyüklükleriyle yurt dışı pazarlarda da iddiasını artırıyor
-
Pompalar2 ay önce
Hidroforun markası da Duyar
-
Borular2 ay önce
GF Hakan Plastik, ihracatta gücünü artırıyor
-
Elektrik Motorları2 ay önce
Elektrik motoru seçiminde dikkat edilecek hususlar