Connect with us

Su Arıtma Şartlandırma Sistem ve Cihazları

Su ve çevre

Yayın Tarihi:

on

Hızla artan sanayileşme ve kentleşme birçok sorunu da beraberinde getiriyor. Bu sorunların başında çevre ve su kirliliği geliyor.  Yapılan araştırmalar bize gösteriyor ki, deniz kirliliğinin yüzde 85’i endüstriyel, evsel ve tarımsal atıklardan oluşuyor. Sanayilerin yaklaşık yüzde 80’i atıklarını yeterli seviyede biyolojik olarak arıtmıyor.

SuveCevre2

 

Hızla artan dünya nüfusunun ihtiyaçları da bu doğrultuda artmakta, insanoğlu kendi eliyle yarattığı kirlilikle içinde yaşadığı çevreye ve doğaya büyük zararlar vermektedir. Bir diğer deyişle kendi bindiği dalı kesen insanoğlu, kendi sonunun hızla yaklaşmasına neden olmaktadır. Sadece insanoğlunu değil, doğada yaşayan tüm canlıların zarar görmesine neden olan çevre kirliliği denilince aklımıza hava, su, gürültü, toprak kirliliği gibi birçok kirlilik çeşidi gelmektedir.

Su kirliliği, zararlı maddelerin suyun niteliğini ölçülebilecek oranda bozmalarını sağlayacak miktar ve yoğunlukta suya karışma olayıdır. Su kirliliği, göl, nehir, okyanus, deniz ve yeraltı suları gibi su barındıran havzalarda görülen kirliliğe verilen genel addır. Su kirliğine neden olan başlıca kaynaklar ise şunlar; artan nüfus, sanayi kuruluşları, termik santraller, nükleer santraller, toprak erozyonu, düzensiz kentleşme, zirai mücadele ilaçları ve kimyasal gübreler  gibi birçok neden sayabiliriz. Su kirliği konusuna gereken önem verilerek bu konuda daha fazla çalışma yapılmalıdır. Bu çalışmaların başında ise atık su arıtma tesislerinin artırılması ve mevcut arıtma tesislerinin iyileştirilmesi gerekmektedir.

Sanayinin çevre üzerindeki olumsuz etkisi, belki diğer tüm faktörlerden çok daha fazladır. Ülkemizde özellikle sanayi kuruluşlarının sıvı atıkları ile su kirliliğine neden oldukları bilinmektedir. Bu nedenle bu sanayi kuruluşlarının kendi bünyelerinde atık su arıtma tesislerini oluşturmaları gerekir. Bu konuda belediye ve sanayi kuruluşlarına büyük görevler düşmektedir.

Arıtma tesislerinin yanı sıra sanayi kuruluşlarının çevreyi ve doğayı korumak adına atacakları diğer bir adım ise geri dönüşüm. Geri dönüşüm herhangi bir şekilde kullanılarak kullanım dışı kalan geri dönüştürülebilir atık malzemelerin çeşitli geri dönüşüm yöntemleri ile hammadde olarak tekrar imalat süreçlerine kazandırılması olarak tanımlanabilir. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin, tabii kaynaklarından uzun vadede ve maksimum bir şekilde faydalanabilmeleri için atık israfına son vermeleri, ekonomik değeri olan maddeleri geri dönüşüme ve tekrar kullanma yöntemlerini uygulamaları gerekmektedir. Sanayi kuruluşlarının, her türlü faaliyet sırasında doğal kaynakların ve enerjinin verimli bir şekilde kullanılması amacıyla atık oluşumunu, kaynağında azaltan ve atıkların geri kazanılmasını sağlayan çevre ile uyumlu teknolojileri kullanmaları gerekmektedir.

Türkiye endüstrisine, alana özel, spesifik yayınlar üreten MONETA Tanıtım’ın sektörel dergilerinin ve web portallarının editörlüğünü yapmaktayım. Yeni nesil, dinamik yayıncılık anlayışıyla, dijital ve basılı mecralarda içerik geliştirmek için çalışmaktayız.

Su Arıtma Şartlandırma Sistem ve Cihazları

Filtre üretiminde poliüretan sistemler

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

Rampf Group tarafından geliştirilen antibakteriyel poliüretan sistemler, dünya çapında önde gelen imalatçılar tarafından ısıtma, havalandırma ve iklimlendirme (HVAC) sistemlerinde filtre ve filtre bileşenlerinin sızdırmazlığının sağlanması için kullanılıyor. Firmanın ürün portföyü, müşterilerin özel gereksinimlerini karşılayacak birinci kalite sistemleri barındırıyor.

RAKU® PUR Sızdırmazlık Köpükleri

Hava filtresi elemanlarının sızdırmazlığı, sıvı ve tiksotropik FIPFG köpükleri kullanılarak etkin bir şekilde sağlanmıştır. Poliüretan sistemler, hızlı işleme ve kısa kürlenme süreleri, birinci sınıf fiziksel özellikler, metal ve plastiklere mükemmel yapışma gibi özelliklere sahiptir ve -40 °C ile +120 °C arasındaki sıcaklıklarda dayanım gösterirler.

Öne çıkan ürün: Antibakteriyel köpük conta RAKU® PUR 32-3294-2

Özellikler:

·  En son DIN EN ISO 846 (11/2020) standardı sertifikalı,

·  Düz yüzeylerde ve olukların içerisine uygulama imkanı,

·  Son derece hızlı döngü ve aktarım süreleri için RAKU® hız teknolojisi,

·  IP gereksinimlerini en iyi karşılayan üste kalite sızdırmazlık,

·  Son derece düşük su emişi,

·  Çok düşük yoğunluk, minimum malzeme kullanımı,

·  Kompresyonun mükemmel biçimde restorasyonu,

·  Esnek Shore sertliği ve 00 40-70 arasında ayarlanır Shore değerleri,

·  İç ve dış mekan uygulamalarına uygun yapı.

RAKU® PUR Döküm Reçineleri

Filtre elemanlarını (örneğin uç kapakları), filtre çerçevesine sabitlemede kompakt döküm reçineleri kullanılır. Silikonsuz sistemler, yüksek mekanik dayanım, iyi akış özellikleri ve olağanüstü yapışkanlık özellikleri sergiler. Plastiğe, özellikle ABS ve PS’ye iyi yapışması nedeniyle, filtrelerin bağlantı köprüleri, filtre elemanlarının stabilitesini artıran bir destek elemanı olarak kullanılabilir.

Öne çıkan ürün: Antibakteriyel tiksotropik döküm reçinesi RAKU® PUR 50-3030

Özellikler:

·  Mükemmel mekanik özellikler,

·  Çok kısa işlem süreleri için hızlı kürlenme,

·  Yüksek kimyasal, sıcaklık ve darbe direnci.

RAMPF ayrıca ATEX ortamlarında (patlamaya dayanıklı ortamlar) kullanılan filtre elemanları için iletken döküm reçineleri sunar. Bunlar işlenebilir, iyi akış, 0,03 MOhm/cm iletkenlik ve iyi kimyasal direnç sergileyen yumuşak (Shore A 85) ve sert (Shore D 80) sistemleri içerir.

Tek elden malzeme ve makine

Reaktif reçine sistemleri ve bunların işlenmesi, sızdırmazlık, döküm ve yapıştırma filtreleri ve filtre elemanları için karıştırma ve dağıtma sistemleri geliştirme konusunda uzman olan RAMPF Group, ayrıca sızdırmazlık ve döküm için birinci sınıf üretim kapasiteleri sunar.

Devamını Oku

Pompalar

Xylem, Türkiye’deki faaliyet alanını güçlendirmeye devam ediyor

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

2021’in son aylarında Türkiye’nin önde gelen pompa ve su arıtma sistemleri şirketi Anadolu Flygt’ı satın alan Xylem, kilit pazar olarak gördüğü Türkiye’deki varlığını güçlendirmeye devam ediyor. WTW Analitik İş Birimi’nin Türkiye’deki yönetimini üzerine alan Xylem, 2022’nin ikinci yarısı itibarıyla WTW ürünleri için sipariş almaya başlayacak.

Dünyanın temiz su ihtiyacını sağlamada yaratıcı çözümler üreten küresel su teknolojisi şirketi Xylem, Türkiye’deki büyüme hedeflerinin bir parçası olarak 2021 yılında Anadolu Flygt’ı satın almış; geçtiğimiz ay da genel merkezini Ataşehir’e taşımıştı. Kilit pazar olarak gördüğü Türkiye’deki varlığını güçlendirmeye yönelik hamleler yapmaya devam eden şirket, şimdi de 2011 yılından bu yana bir Xylem markası olan ve Xylem Analitik İş Birimi kapsamında faaliyet gösteren WTW ürünlerinin tüm yönetimini üzerine aldı. Markanın şimdiye kadar Türkiye temsilciliğini yapan Durko ile anlaşma sağlayan şirket

, yeni dönemde WTW ürünlerinin satışlarını kendi bünyesinde gerçekleştirecek.

Su analizi konusunda lider marka

70 yılı aşkın köklü geçmişiyle bir endüstri standardı haline gelen WTW, su analizi için üstün kaliteli analitik enstrümanların tasarımı ve üretiminde lider bir konumda bulunuyor. Güçlü uygulama uzmanlığı ile marka; su, atık su, yiyecek, içecek, çevre, kimya ve ilaç sektörlerine güvenilir, fonksiyonel ve çok yönlü bir ürün yelpazesi sunuyor. Portföyünde bulunan elektro-kimyasal, fotometrik, bulanıklık ölçümlerinin yanı sıra biyolojik bozunabilirliğin belirlenmesi için sayaçlar ve ölçüm sistemleri ile su ve atık suyun ölçümü ve izlenmesi için aksesuarlar hayata geçiriyor.

“Türkiye pazarındaki varlığımızı daha da büyüteceğiz”

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan WTW Gelişmekte Olan Pazarlar Analitik Yöneticisi ve Genel Müdürü Damian Roach “Durko’ya Türkiye pazarını geliştirmek için yıllarca verdiği hizmet için minnettarız. Durko’nun desteğiyle proses ve laboratuvar ürünlerimiz artık bu pazarda oldukça iyi tanınıyor. Bu yeni dönemi de satış ortaklarımıza daha fazla ürün erişimi sağlayabilmek, daha önce yapılan çalışmaları devam ettirip aynı zamanda geliştirebilmek ve genişletilmiş uygulama ve hizmet desteği sunabilmek için heyecan verici bir fırsat olarak görüyoruz. Satış ortaklarımızın desteğiyle Türkiye pazarındaki varlığımızı daha da büyütürken bu işi geliştirmek ve müşterilerimizle daha da yakın temas kurmak için atacağımız bir sonraki adımları sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi.

Xylem Türkiye Genel Müdürü Altuğ Bilgiç

Xylem Türkiye Genel Müdürü Altuğ Bilgiç ise, “Şirketimizin Durko ile uzun yıllara dayanan bir ortaklığı bulunuyordu. Sektörümüzde değerli çalışmalar gerçekleştiren Durko, markamız WTW’nin Türkiye temsilciliğini yaparak ürünlerimizi sektörümüze tanıtmamızda büyük katkılarda bulundu. Bu vesileyle, hayata geçirdikleri başarılı çalışmalar için firmaya bir kez daha en içten teşekkürlerimizi sunuyoruz. Artık Xylem Türkiye olarak WTW markamız için aktif bir şekilde çalışacağımız yepyeni bir döneme giriyoruz. Müşterilerimize ve iş ortaklarımıza bölgesel olarak daha fazla destek ve hizmet sunmamıza vesile olan bu gelişme için çok mutlu ve heyecanlıyız” şeklinde konuştu.

Devamını Oku

Su Arıtma Şartlandırma Sistem ve Cihazları

Schaeffler’den su arıtma tesisleri için entegre durum izleme sistemi

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

Schaeffler, SmartCheck sensörlerine dayalı özel olarak tasarlanan durum izleme sistemi ile su arıtma tesislerindeki olası arızalara karşı güvenilir çözüm sunuyor. Tamamen PLC üzerinden entegre edilen durum izleme sistemi sayesinde müşteri, plansız sistem kesintilerini tamamen önleyebiliyor ve yüksek kaliteli içme suyunun her zaman temin edilmesini sağlıyor.

Schaeffler, Asya’da içme suyu tedarik şirketi olarak faaliyet gösteren ve günde 200 milyon litre suyu; arıtan, filtreleyen, klorlayan, yakın zamandaki genişlemenin ardından ozonlayan ve biyolojik olarak etkinleştiren bir müşterisi için tesisteki olası arızaları tamamen önleyebileceği yeni bir çözüm geliştirdi. Schaeffler’in müşterisi, bölge için güvenilir ve yüksek kalite içme suyu temininden sorumlu olduğu için ilgili tesislerin arızaya karşı korunması öncelik taşıyordu. Pompa istasyonlarındaki olası arızaları güvenilir bir şekilde önlemek için akıllı durum izleme sistemi (CMS) arayışında olan müşteri, en son su arıtma teknolojilerini kurarak tesislerini genişlettikten sonra, durum izlemesi için entegrasyonu tam sağlayabilecek yüksek performanslı bir sistem çözümü uygulamak istedi.

Schaeffler, müşterisine tesisteki olası arızaları tamamen önleyebileceği, SmartCheck sensörlerine dayalı özel olarak tasarladığı bir durum izleme sistemi sundu. Schaeffler’in sunduğu çözümde: Programlanabilir lojik kontrolör PLC ile müşteri altyapısına tamamen entegre edilen 84 SmartCheck, 15 pompa istasyonunda ilgili üniteleri izliyor. Veriler, her bir pompa istasyonunda ve ayrıca kontrol odasında ayrı ayrı görüntülenebiliyor. Sistem ayrıca alarmların tetiklenmesi ve ünitelerin acil durumda kapatılması gibi otomatikleştirilmiş rutinlerin uygulanmasına da imkan tanıyor.

Tamamen PLC üzerinden entegre edilen durum izleme sistemi sayesinde müşteri, plansız sistem kesintilerini tamamen önleyebiliyor ve bölgeye her zaman yüksek kaliteli içme suyunun temin edilmesini sağlayabiliyor. Ekipman hasarında oluşabilecek birkaç bin Euro’ya varan maliyetleri ortadan kaldırıyor. Müşteriye özel CMS, müşterinin sisteminde eksiksiz ve anlaşılması kolay bir şekilde görselleştirilen, her bir ünite için titreşim, sıcaklık ve diğer parametreler hakkında çok ayrıntılı bilgiler sağlıyor. Yüksek düzeyde ayrıntı, operasyonel güvenilirlik ve kestirimci bakım sağlamak için mükemmel bir veri temeli sağlıyor. Tüm bunlar, sahada özel titreşim teşhisi bilgisi gerekmediği anlamına geliyor.

Devamını Oku

Trendler