Connect with us

Sektör Haberleri

WIN EURASIA’da ‘Endüstri 5.0: Geleceğin Fabrikası’ deneyimi yaşamaya hazır mısınız?

Yayın Tarihi:

on

Geçtiğimiz yıl imalat sanayini ilk kez 5G teknolojisi ile buluşturan WIN EURASIA Fuarı, çıtayı daha da yükseltti. 7-10 Haziran’da İstanbul Fuar Merkezi’nde 29’ncu kez düzenlenecek WIN EURASIA’da, 5G teknolojisi ile desteklenen ve metaverse aracılığıyla kontrol edilebilen ‘Endüstri 5.0: Geleceğin Fabrikası’ ilk kez 5G Arena’da sahne alacak.

Yeni nesil iletişim teknolojisi 5G, 2035’e kadar küresel ekonomide 13,2 trilyon dolar katma değer yaratacak. Bu katma değerin 4,7 trilyon doları ise üretim sektöründe gerçekleşecek. En yüksek pazar payına sahip olunması hedefiyle 5G teknolojisinin Türkiye sanayisine tanıtılması ve etkin bir şekilde kullanılmasında öncü rol üstlenen Hannover Fairs Turkey Fuarcılık A.Ş., Nokia ve Turkcell Dijital İş Servisleri arasında gerçekleşen iş birliği kapsamında; endüstriyel otomasyon sektörünün lider markaları WIN EURASIA 5G Arena Lansmanı için Nokia Türkiye ofisinde bir araya geldi.

Dijital ve fiziksel dünya, metaverse evreninde WIN EURASIA 5G Arena’da hayat bulacak

Toplantıda söz alan Hannover Fairs Turkey A.Ş. WIN EURASIA Proje Yöneticisi Sena Mengül, geçtiğimiz yıl iş birlikleri sayesinde Türk endüstrisi ve sanayisini ilk kez halka açık bir etkinlikte WIN EURASIA’da 5G teknolojisiyle yakından tanıştırdıklarına dikkat çekti ve şöyle devam etti: “WIN EURASIA 5G Arena’da bu yıl ‘Endüstri 5.0: Geleceğin Fabrikası’ vizyonu ile özel bir demo uygulama kurgulandı. Söylemekten gurur duyuyorum ki; dijital ve fiziksel dünyayı metaverse evreninde bir araya getirerek gerçek üstü bir deneyim yaşatacak özel alan, ilk defa WIN EURASIA’da inşa edilecek. 5G teknolojisinin Türkiye’de ticarileştikten sonra ilk 5 yıl içinde sanayide 10 milyar dolar değerinde bir katma değer oluşturması bekleniyor ve bu katma değerin %40’ının endüstriyel otomasyon sektöründe gerçekleşmesi öngörülüyor. Yakından takip ettiğimiz hepimizin önünde yeni ufuklar açan çok büyük bir pazardan ve teknolojik dönüşümden bahsediyoruz. “dedi. Mengül, katılımcıları geleceğin teknolojilerini deneyimlemek üzere imalat sanayinin bölgedeki en büyük buluşması WIN EURASIA’da yeniden buluşmaya davet etti.

Bu yıl ikinci kez WIN EURASIA’nın Teknoloji ortağı olacağımız için heyecanlıyız

Nokia Türkiye Ülke Müdürü Erensoy Bilgin, “Bu yıl ikinci kez WIN EURASIA’nın Teknoloji ortağı olacağımız için heyecanlıyız.  Deutsche Messe ve Türkiye’deki stratejik müşterilerimizden Turkcell ile birlikte bu etkinlikte endüstriyel 5G kullanım senaryolarının uygulamasını mümkün kılmak için Nokia Dijital Otomasyon Bulutu (Nokia Digital Automation Cloud – NDAC) ile 5G Arena’da 5G kapsaması sağlıyoruz. Türkiye’deki endüstriyel üretim ve otomasyon sektörleri heyecan verici bir hızla gelişiyor ve Türk işletmelerini dijital dönüşüm yolculuklarında desteklemeye kararlıyız. Kapsamlı çözüm portföyümüzle, dünya çapında 595’in üzerinde özel kablosuz kurumsal müşterimiz için olduğu gibi, Türkiye’deki çeşitli sektörlerde de birçok özel kablosuz ağ kurulum çözümlerini desteklemeye devam edeceğiz.”

5G nasıl ticarileşir 25 farklı kullanım senaryosu ile sunulacak

5G Arena Lansmanı’nda, 7-10 Haziran 2023 tarihleri arasında “Endüstri gelecekle buluşuyor” mottosuyla İstanbul Fuar Merkezi’nde 29’uncu kez imalat sanayini aynı çatı altında buluşturacak WIN EURASIA – World of Industry Fuarı’nda ilk kez tanıtılacak teknolojiler ve sadece 5G Arena’da deneyimlenebilecek demo uygulamalar, kamuoyuna açıklandı. Hannover Fairs Turkey Özel Etkinlikler ve Teknoloji İçerik Yöneticisi Murat Bayazıt tarafından yapılan demo sunumunda 5G Arena Lansmanı ve iş birliği kapsamında, Nokia DAC’ın Turkcell 5G şebekesi olarak gösterileceği ve dikey sektörlerde 5G’nin yaratacağı katma değer ile Türkiye sanayisinde 5G’nin nasıl ticarileşeceğine örnek teşkil etmesi hedeflenen 25 farklı kullanım senaryosu aktarıldı.

Sanat eserleri gelecekte robotlar tarafından yapılacak

WIN EURASIA fuarı öncesi gerçekleşen 5G Arena Lansman’ında yapılan demo gösteriminde; Nokia DAC ve Turkcell 5G (MPN) üzerinden test edilen ve Mitsubishi Electric Türkiye tarafından tasarlanan robot “Melfa Asista”, text olarak girilen ve yapay zekâ tarafından oluşturulan görselleri bir ressam gibi çizerek özgün ve benzersiz sanat görselleri oluşturdu.

Meta Endüstri dünyası ilk defa tanıtıldı

5G Arena Lansmanı’nda MCS Grup tarafından “Metaverse ile Akıllı Üretim” konseptli demo gösterimi 5G üzerinden ilk defa test edildi. Senaryo kapsamında endüstriyel üretim hattında bulunan endüstriyel kontrol sistemleri ve robotların simülasyonu Metaverse ile entegre bir şekilde 5G üzerinden haberleşti. ‘Meta Endüstri’ adı verilen bu yeni konsept Türkiye’de endüstriyel anlamda ilklerden biri oldu.

Geleceğin fabrikası 5G üzerinden metaverse dünyasında deneyimlenecek

WIN EURASIA 5G Arena için özel kurgulanan “Endüstri 5.0: Geleceğin Fabrikası” vizyonu ile oluşturulacak demo uygulamada, dijital dünya ile fiziksel dünyanın bir araya geleceği ve metaverse evreninde gerçek üstü bir deneyim yaşatacağı özel alan, ilk defa inşa edilecek. Merkeziyetsiz otomasyon yaklaşımıyla, farklı lokasyonlarda bulunan operasyon süreçleri, metaverse üzerinden gerçek zamanlı 5G ile takip edilecek.

2030’da 125 milyar cihaz IoT ve 5G üzerinden haberleşecek

2023’de 19,8 milyar cihazın IoT ile haberleştiği tahmin ediliyor. Küresel Nesnelerin İnterneti (IoT) Pazar büyüklüğü 2022’de 544 milyar $’dı. Pazarın 5G ile birlikte 2030’da 3,3 trilyon $ olması bekleniyor. 2030’da 125 milyar cihazın IoT ve 5G üzerinden haberleşmesi yine tahminler arasında. Türkiye’de IoT pazarı 2022’de 1,8 milyar dolar olarak gerçekleşti.

5G Teknolojisi ile endüstri gelecekle buluşuyor

7-10 Haziran 2023 tarihleri arasında 29. kez gerçekleşecek WIN EURASIA, 5G teknolojisini Hannover Fairs Turkey, Nokia ve Turkcell Dijital İş Servisleri liderliğinde Anot, Dijitalis, Emikon, Fanuc, Festo, GSL, HTC, IQ Vizyon, Konzek, MCS, Mitsubishi Electric, ONO, PI Robotik, ProManage, Siskon, Simtek, Staubli, Talisa ve Yenasoft iş birliğiyle Endüstri Gelecekle Buluşuyor temasıyla 5G Arena’da Türkiye sanayisinin beğenisine sunacak.

 

Türkiye endüstrisine, alana özel, spesifik yayınlar üreten MONETA Tanıtım’ın sektörel dergilerinin ve web portallarının editörlüğünü yapmaktayım. Yeni nesil, dinamik yayıncılık anlayışıyla, dijital ve basılı mecralarda içerik geliştirmek için çalışmaktayız.

Sektör Haberleri

Su Kaynaklarını Koruma Yolunda TOFAŞ’tan Önemli Başarı

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

Tofaş, Küresel İklim Platformu CDP’nin (Carbon Disclosure Project) “Su programı” 2023 derecelendirmesinde ülkemizdeki en yüksek skoru elde ederek, A- derecelendirme notuyla “Liderlik” seviyesine giren şirketler arasında yer aldı.

Tofaş, iklim değişikliği ile mücadele kapsamındaki faaliyetleri ve suyun verimli kullanımı konusunda yürütüğü çalışmalarla doğal kaynakları koruma performansını sürekli iyileştirmeye devam ediyor.

Tofaş, dünyanın en büyük iklim değişikliği verisine sahip olan, yatırımcıların, şirketlerin, şehirlerin ve bölgelerin çevresel etkilerini yönetmeleri için küresel bilgilendirme sistemini yürüten CDP’nin (Carbon Disclosure Project – Karbon Saydamlık Projesi) derecelendirmesinde önemli bir başarı elde etti.

2014 yılında CDP listesine Türkiye’den giren ilk otomotiv şirketi olan Tofaş, suyun verimli kullanımı konusunda yürüttüğü çalışmalarla, Karbon Saydamlık Projesi’nin (Carbon Disclosure Project – CDP) “Su programı” 2023 yılı derecelendirmesinde ülkemizdeki en yüksek skoru elde etti ve “A-derecelendirme notu” ile liderlik seviyesine giren şirketler arasında yer aldı.

Sürdürülebilir üretim için su ve atık su sistemlerini hassasiyetle yöneten ve su kullanım miktarını sürekli iyileştiren Tofaş, üretim operasyonlarında oluşan atık suyu modern arıtma ünitelerinde arıtıyor. Atık suların uygun ortama deşarjını gerçekleştirerek, her yıl yaklaşık 60 milyon metreküp yani 1.000 kişinin bir yıllık tüketimine tekabul eden su miktarının tekrar kullanımını sağlıyor. Tofaş son beş yılda araç başına taze su tüketiminde de yüzde 30’luk bir iyileşme oranını yakaladı ve 2023 yılında bir araç için 2,6 metreküp seviyesine düşürdü.

Otomotiv sektöründe tüm süreçlerde sürdürülebilirliklik anlayışıyla öncü olmayı hedefleyen Tofaş, Kapsam 1 ve 2 toplamında 2030’a kadar yüzde 50 karbon azaltımı, 2050 yılında ise net sıfır karbon olma hedefi doğrultusunda enerji verimliliği projeleri, güneş enerjisi üretimi ve kullanımına yönelik projeler yürütmekte; tüm üretim süreçlerinde doğal kaynak kullanımında verimliliği arttırmak üzere 5R (Refuse, Reduce, Reuse, Recycle, Recover – Reddet, Azalt, Tekrar Kullan, Geri Dönüştür, Geri Kazan) sürekli iyileştirme faaliyetlerini sürdürmektedir.

Devamını Oku

Etkinlikler

Türkiye, suyun yüzde 40’ını şebekelerde kaybediyor

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

Türkiye’de suyun yüzde 40’ı fiziki sebeplerden dolayı kullanıcılara ulaşmadan şebekelerde kaybediliyor. Bu da yaklaşık 2 milyar m³ temiz suya yani yaklaşık 30 milyon kişinin bir yıllık su ihtiyacına karşılık geliyor.

22 Mart Dünya Su Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Masdaf Genel Müdürü Vahdettin Yırtmaç, Türkiye’de su kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamak için yüzde 40’ı şebekelerde kaybedilen suyun kazanılması için yapılması gerekenlere dikkat çekti.

Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından hazırlanan rapora göre Türkiye, yılda kişi başına düşen 1.519 m³’lük su miktarı ile ‘su sıkıntısı çeken’ bir ülke. Pompa sektörünün yarım asırlık lider firması Masdaf’ın Genel Müdürü Vahdettin Yırtmaç, Türkiye’de su kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamak için yüzde 40’ı şebekelerde kaybedilen suyun kazanılması konusunda yapılması gerekenleri açıkladı:

Suyun yüzde 40’ı şebekelerde kaybediliyor

“Barajlarda bulunan ham su, iletim hattıyla arıtma tesislerine oradan haznelere ve şebekeler yardımıyla da evlerimize ulaşıyor. Ancak Türkiye’de suyun yüzde 40’ı fiziki sebeplerden dolayı şebekelerde kaybediliyor. Bu da yaklaşık 2 milyar m³ temiz suya yani yaklaşık 30 milyon kişinin bir yıllık su ihtiyacına karşılık geliyor.

Su kaynaklarını doğru yönetmek ve suyun kullanıcılara ulaşmadan kaybolmasını önlemek konusunda yerel yönetimlere önemli roller düşüyor. Çünkü yerel yönetimler, suyu evlere taşıyan şehir şebekelerini doğru sistemler ile yöneterek bu kayıpların önüne geçebilir. Bu kapsamda şebeke suyunu basınçlandırmak için kullanılan pompalar ile suyu taşıyan boruları doğru seçmek ve bakımlarını ihmal etmemek gerekiyor.

Eski pompalar yüzde 40 daha fazla enerji tüketiyor

İdeal verimlilik seviyesinin yüzde 20 altında çalışan eski ve yıpranmış pompalar su israfının yanı sıra enerji israfına da neden oluyor. Çünkü aynı hacimde su pompalamak için yüzde 40 daha fazla enerji tüketiyor. Bu nedenle eski pompa sistemlerini, yüksek verimli ve elektronik olarak kontrol edilen yeni pompalarla değiştirmek gerekiyor. Yenilenen sistem hem iki yıl içinde kendini amorti ediyor hem de yüzde 40 daha az enerji tüketiyor.

Şehir şebekelerinde kullanılan borulara dikkat!

Şehir şebekelerindeki kayıpları önlemek için yalnızca akıllı pompa teknolojileri ile suyu basınçlandırmak da yeterli değil, bir diğer önemli parametrenin de şehir şebekelerinde kullanılan borular olduğunu söyleyebiliriz. Eğer sistemdeki borular eski ve yıpranmış ise patlama veya delinme gibi sorunlar yaşanabiliyor.

Akıllı pompa teknolojileri ile doğru basınçlandırma yapılmalı

Borularda yaşanan patlama veya delinmenin nedenlerinden bir diğeri ise uzun boru hatlarındaki kayıpları karşılamak amacıyla şebekenin çıkış noktalarına yerleştirilen pompalardaki basınçların yüksek tutulması oluyor. Bu nedenle alt yapı sistemlerini bir bütün olarak değerlendirip, mühendislik hesaplamalarını doğru yapmak gerekiyor.

Kullanım ömrü 10 yılı aşan pompaları, akıllı pompa teknolojileri ile yenileyerek doğru basınçlandırma yapmak, kaçakları tesit edip boruları yenilemek şebekelerden kaynaklı su israfını önleyecek bir çözüm olacaktır.” dedi.

Devamını Oku

Etkinlikler

Dünya, yaşamın temel kaynağını hızla tüketiyor

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

1993 yılından bu yana her yıl 22 Mart tarihinde kutlanan; küresel ısınma kaynaklı yağış azlığı, aşırı buharlaşma, hızlı tüketim ve kirlilikle, diğer yandan vahşi sulama ve bilinçsiz su tüketimiyle anlamı her yıl artan Dünya Su Günü, 2024 yılında “Barış için sudan faydalanmak” temasıyla gerçekleştiriliyor. Suyun küresel barış, istikrar ve refah üzerindeki hayati rolünü öne çıkaran tema, aynı zamanda su kıtlığı, kirliliği ve suya eşit olmayan erişim gibi sorunların toplumlar ve ülkeler arasındaki gerilimleri artırabileceğini vurguluyor.

Konuyla ilgili küresel araştırmalar ise dünyada 785 milyon insanın suya erişemediğini ortaya koyarken, 2050′ye kadar her 4 kişiden en az birinin kronik veya tekrarlayan tatlı su kıtlığından etkilenen bir ülkede yaşayacağını öngörüyor. Farklı bir araştırmada ise, dünya nüfusunun yüzde 40’ından fazlasının su kıtlığı çektiği, bu durumun önümüzdeki yıllarda artarak 2050 yılında 4 milyar insanı etkileyeceğini bildiriyor. 2023 yılının Kasım ayında yayınlanan son UNICEF raporuna göre, her 3 çocuktan 1’i (739 milyon) şiddetli veya çok şiddetli su kıtlığı olan bölgelerde yaşıyor ve iklim değişikliği bu durumun daha da kötüleşmesine yol açıyor.

Küresel su tüketimi sektör bazında incelendiğinde temiz suyun;

  • %69’u gıda ve tarım,
  • %21’i enerji ve endüstriyel,
  • %12’si içme suyu ve evsel tüketimde kullanılıyor.

Türkiye’de durum ne?

Dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye’de ise, artan nüfusla birlikte kişi başına düşen kullanılabilir yıllık su miktarının 2030 yılında 1.200 metreküpe, 2040 yılında 1.116 metreküpe, 2050 yılında ise 1.069 metreküpe kadar düşmesi bekleniyor. Bu rakamlar, Türkiye’nin su kıtlığı çeken bir ülke durumuna geleceğini gösteriyor. World Rescue Institute’nin (WRI) 2040 yılına dair oluşturduğu Su Stresi Haritası’na bakıldığında ise, ülkemizin su stresi seviyesinin artarak, 2040 yılında büyük bir bölümünün Yüksek Su Stresi ve Su Kıtlığı kategorilerinde yer aldığı görülüyor. Haritaya göre, Türkiye dünyada su stresi yaşayan 50 ülke arasında 32. sırada yer alıyor.

Yetkililer ise, son yıllarda bu duruma ilişkin önlemler almaya çalışıyor. 2023 yılının Kasım ayında su kaynaklarının etkin yönetimi ve verimli kullanımı amacıyla üst düzeyde koordinasyon ve iş birliği sağlaması için oluşturulan Ulusal Su Kurulu, 2024 yılının Ocak ayında Tarım ve Orman Bakanlığı’nın öncülüğünde ilk toplantısını gerçekleştiriyor. Toplantıda konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, su kullanımı ve iklim değişikliği etkilerinin bu şekilde artarak giderse; 6 yıl sonra nüfusun yüzde 49’unun, tarım alanlarının ise yüzde 78’inin su yetersizliği riskiyle karşı karşıya kalacağını söyleyerek, “Bu durumla yüzleşmemek için riski krize dönüşmeden yönetmemiz gerekiyor” açıklamasında bulunuyor.

Su Verimliliği Seferberliği başta olmak üzere, son yıllarda su kaynaklarının etkin ve verimli kullanımı için birçok yatırım ve önemli düzenlemeleri hayata geçiren Türkiye, Ulusal Su Kurulu ile sektörel su tahsislerinin de değerlendirileceği su arzına ilişkin kısa ve uzun vadeli plan, politika ve stratejiler oluşturmayı hedefliyor.

“Su vatandır” vizyonu ve sloganıyla yürütülen bilinçlendirme çalışmalarını destekliyor, geleceğimiz için bu denli önemli bir alanda faaliyet gösteren tüm sektör paydaşlarımızın Dünya Su Günü’nü kutluyoruz.

Devamını Oku

Trendler