Bir işyerinde çalışan kendisini huzursuz, rahatsız, mutsuz hissediyorsa olası sebeplerin yöneticiler tarafından analiz edilmesi sorunun çözümüne yarayacaktır.
- Şikayet ve sıkıntılar dinleniyor ve giderilmesine yönelik gayret var mı?
- Öneri ve fikirler dikkate alınıyor mu, buna ortam sağlanıyor mu?
- Çalışanlar hem kariyer hem de performansları konusunda bilgilendiriliyor ve onlara kişisel gelişim için şans veriliyor mu?
- Herkesin önünde takdir ve teşekkür yapıldığına; ama herkesin önünde olumsuz ve ağır bir eleştiri yapılmadığına emin miyiz?
- Çalışanı teşvik etme, cesaretlendirme, özgüven aşılama ve ona iş delegasyonu yapılma kültürü mevcut mu?
- Tutum, davranış ve saygıda çalışana karşı bilinçli bir şekilde kötü bir tavır sergileniyor mu?
Kötü tutum ve davranış nedeniyle yöneticilerin çalışanlarda yarattığı psikolojik ve bedensel yorgunluk, bıkkınlık, stres ve mutsuzluk özellikle son yıllarda ülkemizde giderek artmaktadır.
Çalışanlar mutsuz olduğunda onlarda bizim onlara yaptığımız gibi müşterilere kötü davranarak veya istekli çalışmayarak müşterilere kadar uzanan bir olumsuzluk zinciri yaratırlar. Mutlu çalışan hem şirketteki çalışma arkadaşlarına enerjisini iletir, hem de kendinden beklenenden çok daha fazlasını vererek hedeflerine ve müşterilerine karşı daha fazla sorumluluk alarak çalışır.
Birçok yönetici, personeli maaşını ve yasal haklarını aldığında onların mutlu ve motive olduğunu düşünür; tıpkı işveren gibi.
İşveren de çalışanların ücretlerini zamanında ödediğinde ve sigortalarını yatırdığında çalışanına büyük iyilik yapmış olduğunu düşünür ve bununla gurur duyar; çalışanında kendisine minnet duymasını bekler. Hatta bu şekilde onları mutlu ettiğini düşünür. Halbuki işveren veya yönetici hepimizin emeğinin, harcadığımız eforun, zamanın, bilgimizin ve deneyimimizin karşılığını verir. Aslında yapılan bir alışveriştir. Verilenin karşılığını almadır. Bunu bu şekilde görmeyen yöneticiler ve şirketler maalesef çalışanını mutsuz ettiğinin farkında bile değildir.
Eğer çalışan yaptığı işten psikolojik ve sosyal bir tatmin almıyorsa; kariyer fırsatı göremiyorsa; adil ve eşit davranılmadığını görüyorsa; gelişim imkânı verilmiyorsa; kötü ve bencil bir yöneticiyle çalışıyorsa bir süre sonra paradan aldığı tatmin yok olur ve mutsuzluk başlar.
Birçok araştırma göstermiştir ki insanlar şirketleri değil yöneticilerini terk eder. İşinden ayrılmaya karar veren kişilerin çoğu işyerlerinden mutsuz olduklarını belirtir. Mutsuz çalışanı elde tutmak zordur.
Bir insan işinden ne gibi nedenlerden dolayı istifa eder? İyi bir çalışan neden ayrılmayı ister? İyi ve başarılı bir çalışan zaten yıldızdır; takdir görürse ve iyi olduğunun bilincinde olarak özgüveni de yüksek ise, aynı iş yerinde kariyer fırsatını tercih edecektir. İşinde gayet iyi ilerleyen, takımında yıldız olan bir oyuncu neden başarılı olduğu işinden istifa etmeyi seçer?
Yanıtı aslında çok basittir: Kendisini yeteri kadar değerli hissetmediği için işi bırakıyordur. Başarılı bir çalışanın işten ayrılmasının en önemli nedenlerinden bir tanesi kendisini değersiz hissetmesidir.
Çalışanların mutsuzluğunu ve huzursuzluğunu, ancak onların sizin için ne kadar değerli ve önemli olduğunu kendilerine hissettirdiğinizde giderebilirsiniz.
Takdir etmek, teşekkür etmek, çalışanlara saygılı davranmak, onlara iş delege etmek, güvenmek, yol göstermek, sorumluluk almalarını teşvik etmek, liderlik alabilecekleri veya liderlik özelliklerini geliştirebilecekleri projelerde rol almalarını sağlamak, geri bildirim yapmak, geri bildirim almak, performans ve gelişim alanları hakkında çalışanlarla görüşmek, onların gelişimlerine yönelik öneri ve tavsiyelerde bulunmak ve destek olmak, onları dinlemek, fikirlerini almak, önerilerini önemsemek çalışanların kendisini değerli hissetmesini sağlayan tutum ve davranışlardır.
Yöneticilerin taraf tutması, hak edene hak ettiği gibi davranmaması, çalışanlarına değer vermemesi, saygıdan yoksun olması, suçu hep çalışana atması, çalışana sert ve kötü davranması, adil olmaması, verdiği sözleri çalışana karşı tutmaması, çalışanın her işine karışması, aşırı kontrolcü olması, her şeyi ben bilirim edasıyla çalışanı dinlememesi, yöneticinin eleştiriye ve fikirlere kapalı olması gibi faktörler de başarılı çalışanlar için zaman içinde katlanılmaz bir durum oluşturur. Bu da başarılı bir çalışanın mutsuz ve güvensiz bir ortamda daha fazla çalışmadan, ilk fırsatta işten ayrılma kararı vermesine neden olur.
Başarılı bir çalışanın işten ayrılma nedenlerinden bir diğeri de uzun süre aynı pozisyonda çalışıp hak ettiği terfiyi alamamak ve organizasyon şemasında bir üst seviyeye ilerleyecek herhangi bir fırsat verilmemesidir. Kişilerin çalışırken önemli bir motivasyonu da kariyer basamaklarında yükselmek, daha fazla sorumluluk almak, yetkinliklerini artırmak, ekipler yönetmek ve karşılığında da daha iyi bir gelir elde etmektir.
Birçok kurumsal şirkette çalışanların performans analizleri, kariyer planlamaları, geri bildirim görüşmeleri ve şirketteki kariyer hedeflerine göre destekleme programları mevcuttur. Bu tür şirketlerde çalışanlar her yıl hem kendi öz değerlendirmelerini yapar hem de kariyer hedeflerine göre yöneticilerinin görüş ve desteklerini alarak şeffaf bir şekilde kariyer planlaması yapabilme olanağına sahiptir. Kendisiyle ilgili bu kadar şeffaf bir prosedürün içerisinde yer alan çalışan zaten zihninde ne zaman, nereye doğru yol alabileceğini netleştirir. Ancak bu proseslerin olmadığı ve yıllarca çalışıp performansı veya kariyeriyle ilgili herhangi bir görüşmenin yapılamadığı, belirsizlik içerisinde yol almaya çalışan başarılı bir çalışan için yolun sonu hep belirsiz ve karanlıktır. O aydınlık bir yolda, hedefini belirleyerek, kariyeri için fırsatların tanındığı bir ortamda çalışmayı tercih ederek istifa etmeye odaklı çalışacaktır.
Başarılı bir çalışan her işi zamanında ve beklenen standartlarda, sorun yaratmadan yöneticisine iletmeyi bilir. Çözümcüdür, iş birliğine açıktır, kendini geliştirir, kendi becerilerini inisiyatif alarak işi hızlı ve beklenin üzerinde tamamlayacak şekilde kullanmayı bilir, ekip içesinde ve şirket içerisinde diğer bölümlerle ilişkileri üst düzeydedir, sonuç ve hedef odaklıdır. Bu da onu her zaman en çok tercih edilir çalışanlar arasına sokar. Bunu gören yöneticiler de “nasıl olsa verilen her görevi yerine getiriyor” diye düşünerek, başarılı çalışanların üzerine her daha fazla sorumluluk yüklerler.
Burada hassas bir nokta vardır. Eğer şirkette yönetici çalışanla çalışmayana, başarılı olanla başarılı olmayana aynı tavrı ve tutumu sergiliyorsa, başarılı çalışan belli bir süre sonra kendisinden talep edilenleri sorgulamaya başlayacaktır. Çünkü bu tür ortamlarda genelde çalışmayanın veya başarısız bir şekilde çalışmasına rağmen hiçbir tepki verilmeyen çalışanın yapamadığı veya eksik yaptığı tüm işlerde yönetici tarafından başarılı çalışandan istenir. Yönetici bilir ki zaten başarılı çalışan işi mutlaka en iyi şekilde tamamlayıp kendisine verecektir. Ancak başarılı çalışan bir süre sonra hem kendi işlerini hem de ekipteki tüm eksik ve problemli konuları da yapar hale geldiğini fark eder. İş yoğunluğu artar ve çalışma saatleri uzar. Yönetici için her zaman işler sonuçlanıyordur ama başarılı çalışan için artık adaletin terazisi dengesizleşmiştir. Başarılı çalışan artık yeni iş arayışına başlamıştır.
Başarılı çalışanları elde tutabilmeyi başarmak, yöneticinin niteliğini ve saygınlığını gösterir. Bunun için yöneticilerin çalışanları iyi gözlemlemesi ve bazı doğru davranışları sergileyebilmesi gereklidir.
Bu yüzden çalışanlarınızı önemseyiniz Önemsediğinizi göstermenin yolu, onlara güvenmekten, adil ve eşit davranmaktan, onlara büyük resmi ve kariyerlerine yönelik hedeflerini göstermekten, başarılarını görüp ve takdir etmekten, saygılı davranmaktan, en önemlisi onların ruhlarına’’ iyi ki varsınız’’ duygusunu yerleştirmekten geçer.