Connect with us

Etkinlikler

6.Uluslararası İstanbul Hırdavat Fuarı’na geri sayım başladı

Yayın Tarihi:

on

Nalburiye ve hırdavat sektörünün 2022deki dünyaya açılan tek arenası 6.Uluslararası İstanbul Hırdavat Fuarı’na 250ye yakın katılımcı ve 20.000 kalem ürün çeşidi, yüzde 95 doluluk oranıyla geri sayım başladı.

Tüm sanayi kolları ile ortak bağı olan nalburiye ve hırdavat sektörü;  üretim, montaj, bakım, onarım süreçlerindeki ürün tedarikini ve çarkın dönmesini sağlayan 20 bin kalem ürün çeşidini,  15-18 Eylül tarihleri arasında Uluslararası İstanbul Hırdavat Fuarı’nda sergilemeye hazırlanıyor. İlk düzenlendiği günden bu yana sektöre dair önemli bir eksikliği gideren fuar, 6’ncı yılıyla birlikte artık hırdavat ve nalburiye sektörü için gerek katılımcı markalar gerek yerel ve uluslararası ziyaretçi nezdinde geleneksel bir ticari organizasyon hale geldi. 

Avrasya’nın kalbindeki konumuyla, Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgeleriyle ticari bağlantılar için güçlü fırsatlar sunma iddiasını sürdüren Uluslararası İstanbul Hırdavat Fuarı, 2022 yılında maksimum verim sağlamak amacıyla “Birlikte Büyüyoruz” sloganıyla katılımcı ve ziyaretçilerden aldığı yoğun talep ile 25.000 m2’lik alana İFM 5-6-7. hallere taşınıyor.

İnovasyon, yenilik ve çeşitlilik konusunda dünya çapında bir dinamizme sahip olan Uluslararası İstanbul Hırdavat Fuarı, 15-18 Eylül tarihleri arasında elektrikli ve mekanik el aletleri ve aksesuarlarından kaynak makinaları ve elektrotlarına, D.I.Y. (kendin yap) ürünleri, zımpara, çivi makinaları ve aşındırıcılara; lazer aletleri ve iş güvenliği ekipmanlarından izolasyon, yalıtım ve tecrit malzemelerine, boyacı ve kilit aksesuarlarına kadar çok büyük bir ürün çeşitliliği sunuyor.

6 yıldır ülkemiz ve MENA coğrafyası için nalburiye ve hırdavat sektöründe büyük bir eksikliği ortadan kaldıran fuar, sektörün ihracat hedeflerini yakalamasına her geçen gün daha fazla katkı sağlıyor.

Sektörün ihracat hedefi 15 milyar dolar

Türkiye hırdavat sektörü bu yıl önemli bir atılım yaşayarak ihracatta rekor kırmaya hazırlanıyor. Alınan siparişler Türkiye’nin dünyada yeni üretim merkezi olmaya başladığını ortaya koyuyor. Gelişen olaylarla Rusya-Ukrayna çıkmazı,  Çin’in kapanması, Avrupa, MENA ve Afrika bölgesinin yeni üretim merkezi arayışlarını daha fazla ihtiyaç haline getirdi. Bu doğrultuda Türkiye jeo-stratejik yapısı, ulaşılabilir konumu, kaliteli üretimi ile hedef pazar ülke konumundadır. Pandemi şartlarında gerçekleştirilen fuarda yapılan ihracat rakamlarını göz önüne alınca 15-18 Eylül 2022 yılında 15 Milyar doların üzerinde ihracat anlaşmalarının merkezini 300’e yakın katılımcısı ile Uluslararası İstanbul Hırdavat Fuarı’nın oluşturması bekleniyor.

Nalburiye ve hırdavat sektörünün Türkiye’deki ilk ve tek uluslararası fuarı

Nalburiye ve hırdavat sektöründe Türkiye’nin ilk ve tek uluslararası fuarı olmasının etkisiyle Türkiye’nin 81 ilinden ziyaretçilerini ağırlıyor. Fuar ayrıca Türkiye’nin ticaret ve sanayi odaları, sanayi bölgelerinden gelenlerin oluşturduğu sivil gruplar ile yoğun bir ticaret ortamı sağlıyor.

İstanbul Hırdavat Fuarı projeyi yönetici Zülküf Karadayı

İstanbul Hırdavat Fuarı’nın ilk yılından bu yana projeyi yöneten Zülküf Karadayı, fuar hakkında şu açıklamada bulundu:

Fuar yüzde 95 doluluk oranına ulaştı. Hırdavat ve nalburiye sektörünün önde gelen markalarının yer aldığı organizasyona geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da Karbosan, Platinum Sponsor olarak en büyük desteklerden birini vermiş oldu. Yerli üreticilerin uluslararası arenada boy gösterebildiği Avrasya ve MENA bölgesindeki etkili platform haline gelen fuar, bölge ülkelerdeki profesyonel ziyaretçileri ile güçlü bir bayi ortaklığı sağlıyor.  Son yıllarda hırdavat ve nalbur sektöründe üretime yönelik yatırımların artmasının doğal sonucu olarak yerli ürünlerde artan çeşitliliği görebilmekteyiz. Dünyadaki gelişmeler doğrultusunda bölgemize ciddi bir talep yoğunluğunun farkındayız. Yerli üretici firmalarımız, kaliteli ürünleriyle yurt dışındaki rakipleriyle yarışabilir konuma geldiler. Böylece, sektör sadece yurt içinde değil; dünya pazarında da kalitesiyle önemli bir pay almaya hazır. Fuarımız 6’ncı yılında artık dünyaya açılmak isteyen markaların en güçlü pazarı olarak gelenekselleşti. 6 yıllık çalışmalarımızın sonucunda özellikle Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgelerindeki önemli yatırımcı ve satınalmacıların ajandasında fuarımızın yer almakta olduğunu gururla söyleyebilmekteyiz. Ayrıca yeni taşındığımız 5’inci 6’ncı ve 7’inci salonlardaki 25 bin metrekarelik alanda tüm sektör oyuncularının 20 bin kalem ürün çeşidi ile sergi açtığı fuarımızı 4 gün boyunca dolu dolu sergilemenin heyecanını taşıyoruz.”

Nalburiye ve hırdavat sektöründeki gelişmeleri yakından takip etmek için sizde Uluslararası İstanbul Hırdavat Fuarı’nı ziyaret edin

Sektörün ülkemizdeki uluslararası tek buluşma noktası İstanbul Hırdavat Fuarı 15-18 Eylül 2022 tarihlerinde, 6.kez İFM’de 5.6.7.hall’de düzenleniyor.  Bu büyük buluşmaya ortak olun, siz de yerinizi alın! Ücretsiz davetiye ve detaylı bilgi için; www.istanbulhirdavatfuari.com

Türkiye endüstrisine, alana özel, spesifik yayınlar üreten MONETA Tanıtım’ın sektörel dergilerinin ve web portallarının editörlüğünü yapmaktayım. Yeni nesil, dinamik yayıncılık anlayışıyla, dijital ve basılı mecralarda içerik geliştirmek için çalışmaktayız.

Etkinlikler

Türkiye, suyun yüzde 40’ını şebekelerde kaybediyor

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

Türkiye’de suyun yüzde 40’ı fiziki sebeplerden dolayı kullanıcılara ulaşmadan şebekelerde kaybediliyor. Bu da yaklaşık 2 milyar m³ temiz suya yani yaklaşık 30 milyon kişinin bir yıllık su ihtiyacına karşılık geliyor.

22 Mart Dünya Su Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Masdaf Genel Müdürü Vahdettin Yırtmaç, Türkiye’de su kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamak için yüzde 40’ı şebekelerde kaybedilen suyun kazanılması için yapılması gerekenlere dikkat çekti.

Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından hazırlanan rapora göre Türkiye, yılda kişi başına düşen 1.519 m³’lük su miktarı ile ‘su sıkıntısı çeken’ bir ülke. Pompa sektörünün yarım asırlık lider firması Masdaf’ın Genel Müdürü Vahdettin Yırtmaç, Türkiye’de su kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamak için yüzde 40’ı şebekelerde kaybedilen suyun kazanılması konusunda yapılması gerekenleri açıkladı:

Suyun yüzde 40’ı şebekelerde kaybediliyor

“Barajlarda bulunan ham su, iletim hattıyla arıtma tesislerine oradan haznelere ve şebekeler yardımıyla da evlerimize ulaşıyor. Ancak Türkiye’de suyun yüzde 40’ı fiziki sebeplerden dolayı şebekelerde kaybediliyor. Bu da yaklaşık 2 milyar m³ temiz suya yani yaklaşık 30 milyon kişinin bir yıllık su ihtiyacına karşılık geliyor.

Su kaynaklarını doğru yönetmek ve suyun kullanıcılara ulaşmadan kaybolmasını önlemek konusunda yerel yönetimlere önemli roller düşüyor. Çünkü yerel yönetimler, suyu evlere taşıyan şehir şebekelerini doğru sistemler ile yöneterek bu kayıpların önüne geçebilir. Bu kapsamda şebeke suyunu basınçlandırmak için kullanılan pompalar ile suyu taşıyan boruları doğru seçmek ve bakımlarını ihmal etmemek gerekiyor.

Eski pompalar yüzde 40 daha fazla enerji tüketiyor

İdeal verimlilik seviyesinin yüzde 20 altında çalışan eski ve yıpranmış pompalar su israfının yanı sıra enerji israfına da neden oluyor. Çünkü aynı hacimde su pompalamak için yüzde 40 daha fazla enerji tüketiyor. Bu nedenle eski pompa sistemlerini, yüksek verimli ve elektronik olarak kontrol edilen yeni pompalarla değiştirmek gerekiyor. Yenilenen sistem hem iki yıl içinde kendini amorti ediyor hem de yüzde 40 daha az enerji tüketiyor.

Şehir şebekelerinde kullanılan borulara dikkat!

Şehir şebekelerindeki kayıpları önlemek için yalnızca akıllı pompa teknolojileri ile suyu basınçlandırmak da yeterli değil, bir diğer önemli parametrenin de şehir şebekelerinde kullanılan borular olduğunu söyleyebiliriz. Eğer sistemdeki borular eski ve yıpranmış ise patlama veya delinme gibi sorunlar yaşanabiliyor.

Akıllı pompa teknolojileri ile doğru basınçlandırma yapılmalı

Borularda yaşanan patlama veya delinmenin nedenlerinden bir diğeri ise uzun boru hatlarındaki kayıpları karşılamak amacıyla şebekenin çıkış noktalarına yerleştirilen pompalardaki basınçların yüksek tutulması oluyor. Bu nedenle alt yapı sistemlerini bir bütün olarak değerlendirip, mühendislik hesaplamalarını doğru yapmak gerekiyor.

Kullanım ömrü 10 yılı aşan pompaları, akıllı pompa teknolojileri ile yenileyerek doğru basınçlandırma yapmak, kaçakları tesit edip boruları yenilemek şebekelerden kaynaklı su israfını önleyecek bir çözüm olacaktır.” dedi.

Devamını Oku

Etkinlikler

Dünya, yaşamın temel kaynağını hızla tüketiyor

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

1993 yılından bu yana her yıl 22 Mart tarihinde kutlanan; küresel ısınma kaynaklı yağış azlığı, aşırı buharlaşma, hızlı tüketim ve kirlilikle, diğer yandan vahşi sulama ve bilinçsiz su tüketimiyle anlamı her yıl artan Dünya Su Günü, 2024 yılında “Barış için sudan faydalanmak” temasıyla gerçekleştiriliyor. Suyun küresel barış, istikrar ve refah üzerindeki hayati rolünü öne çıkaran tema, aynı zamanda su kıtlığı, kirliliği ve suya eşit olmayan erişim gibi sorunların toplumlar ve ülkeler arasındaki gerilimleri artırabileceğini vurguluyor.

Konuyla ilgili küresel araştırmalar ise dünyada 785 milyon insanın suya erişemediğini ortaya koyarken, 2050′ye kadar her 4 kişiden en az birinin kronik veya tekrarlayan tatlı su kıtlığından etkilenen bir ülkede yaşayacağını öngörüyor. Farklı bir araştırmada ise, dünya nüfusunun yüzde 40’ından fazlasının su kıtlığı çektiği, bu durumun önümüzdeki yıllarda artarak 2050 yılında 4 milyar insanı etkileyeceğini bildiriyor. 2023 yılının Kasım ayında yayınlanan son UNICEF raporuna göre, her 3 çocuktan 1’i (739 milyon) şiddetli veya çok şiddetli su kıtlığı olan bölgelerde yaşıyor ve iklim değişikliği bu durumun daha da kötüleşmesine yol açıyor.

Küresel su tüketimi sektör bazında incelendiğinde temiz suyun;

  • %69’u gıda ve tarım,
  • %21’i enerji ve endüstriyel,
  • %12’si içme suyu ve evsel tüketimde kullanılıyor.

Türkiye’de durum ne?

Dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye’de ise, artan nüfusla birlikte kişi başına düşen kullanılabilir yıllık su miktarının 2030 yılında 1.200 metreküpe, 2040 yılında 1.116 metreküpe, 2050 yılında ise 1.069 metreküpe kadar düşmesi bekleniyor. Bu rakamlar, Türkiye’nin su kıtlığı çeken bir ülke durumuna geleceğini gösteriyor. World Rescue Institute’nin (WRI) 2040 yılına dair oluşturduğu Su Stresi Haritası’na bakıldığında ise, ülkemizin su stresi seviyesinin artarak, 2040 yılında büyük bir bölümünün Yüksek Su Stresi ve Su Kıtlığı kategorilerinde yer aldığı görülüyor. Haritaya göre, Türkiye dünyada su stresi yaşayan 50 ülke arasında 32. sırada yer alıyor.

Yetkililer ise, son yıllarda bu duruma ilişkin önlemler almaya çalışıyor. 2023 yılının Kasım ayında su kaynaklarının etkin yönetimi ve verimli kullanımı amacıyla üst düzeyde koordinasyon ve iş birliği sağlaması için oluşturulan Ulusal Su Kurulu, 2024 yılının Ocak ayında Tarım ve Orman Bakanlığı’nın öncülüğünde ilk toplantısını gerçekleştiriyor. Toplantıda konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, su kullanımı ve iklim değişikliği etkilerinin bu şekilde artarak giderse; 6 yıl sonra nüfusun yüzde 49’unun, tarım alanlarının ise yüzde 78’inin su yetersizliği riskiyle karşı karşıya kalacağını söyleyerek, “Bu durumla yüzleşmemek için riski krize dönüşmeden yönetmemiz gerekiyor” açıklamasında bulunuyor.

Su Verimliliği Seferberliği başta olmak üzere, son yıllarda su kaynaklarının etkin ve verimli kullanımı için birçok yatırım ve önemli düzenlemeleri hayata geçiren Türkiye, Ulusal Su Kurulu ile sektörel su tahsislerinin de değerlendirileceği su arzına ilişkin kısa ve uzun vadeli plan, politika ve stratejiler oluşturmayı hedefliyor.

“Su vatandır” vizyonu ve sloganıyla yürütülen bilinçlendirme çalışmalarını destekliyor, geleceğimiz için bu denli önemli bir alanda faaliyet gösteren tüm sektör paydaşlarımızın Dünya Su Günü’nü kutluyoruz.

Devamını Oku

Etkinlikler

REWA Anatolia 15 Şubat’ta başlıyor

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

Sürdürülebilirlik hareketinin çekim merkezi REWA Anatolia, Doğu Akdeniz’in öncü şehri Adana’da 15 Şubat’ta kapılarını açıyor. Yeşil büyüme konseptini merkezine alan REWA Anatolia, sürdürülebilir bir kalkınma için sektör paydaşlarına eşsiz bir ticaret platformu sunuyor.

15-17 Şubat tarihleri arasında düzenlenecek REWA Anatolia’nın açılış konuşmacıları arasında; REWA Anatolia İcra Komitesi Başkanı Ebru Can, Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, Kosova Cumhuriyeti Bölgesel Kalkınma Bakanı Fikrim Damka yer alıyor. ‘Bir İleri Dönüşüm’ açılış defilesiyle devam edecek etkinliğin ilk günkü konu başlıklarını; ‘Sürdürülebilir Ekonomi, Sıfır Karbon Ayak İzi, Geri Dönüşüm ve Atık Yönetimi’, ‘OSB’de Yeşil Dönüşüm’, ‘Karbon ve Su Ayak İzi’ oluşturuyor.

REWA Anatolia etkinlik programına https://rewanatolia.com/event-program/linkten erişebilirsiniz.

Devamını Oku

Trendler

Pompa Vana ve Sistemleri Dergisi - Pump Valve and Systems Magazine sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et