Manifold Türkçeye dallanma, borular takımı, dağıtıcı, kolektör, branşman, çoğaltmak, çok katmanlı (matematikte), düzenek (biyokimyada) şeklinde çevrilmektedir. Manifold denince bugün sokakta daha çok otomotiv sektörü için kullanılan emme manifoldu ve egzoz manifoldu kelimelerini duyarız ve bu şekilde arabalara olan ilginin bir nevi teknik boyuta taşındığı izlenimi verilmeye çalışılır. Mekanik tesisat ve inşaat sektöründe manifoldla aynı anlama gelen kolektör kelimesi daha çok kullanılır. Kolektör, Fransızcadaki “collectuer” kelimesinden gelmektedir ve her ne kadar toplaç anlamına gelse de yaygın olarak giriş kolektörü akışkanın dağıtımını, çıkış kolektörü ise toplanmasını sağlayan elemanlar seklinde adlandırılmaktadır.
Manifold sistemleri akışın olduğu birçok endüstriyel proseste geniş yer bulur. Bunlar içinde kimya, biyomedikal, makina, inşaat ve çevre mühendisliği prosesleri bulunur. Manifold, esasında bir borudan birden fazla çıkış alacak şekilde ve ihtiyaca göre tasarlanan bir boru demetinden başka bir şey değil. Akış yönüne göre birden fazla çıkış veya girişi olan bu boru demeti bize akışkanı yönlendirmekte, toplamakta ve dağıtmada ciddi bir pratiklik ve kolaylık sağlamaktadır. Kullanım yerine göre manifoldun malzemesi, cidar kalınlığı, geometrisi ve çapı doğal olarak değişmektedir. Kanatlı borulu ısı değiştiricisinde kolektör malzemesi bakır ya da çelik olabilirken, emme-egzoz manifoldu, mekanik tesisat kolektörü malzemeleri dökme demir, alüminyum, çelik, bakır, pirinç, nikel vb. metal malzemeler (veya kaplamalı) olabilmektedir. Bir mühendislik prosesesi için tasarlanan manifold her ne geometride tasarlanırsa tasarlansın akış dağılım homojenitesi, verimliliği, sürekliliği ve lineerliği en temel parametrelerdir (eğer türbülanslı akış amaçlanmıyorsa- nadir durum).
Kolektör yani boru demeti konusu böyle uzayıp gidiyor, peki döküm sürecinden başlayıp boya işlemine kadar bir ürünün üretilmesi için her yeteneğe sahip olan Duyar Vanada kolektör kelimesi neye karşılık geliyor?
Bir ana borudan adeta branşman alınarak şekillendirilip ve her bir çıkıntıya farklı görevler yüklenerek ürün tasarlanması esasında çok pratik ve zekice bir yaklaşım. Zekice diyorum çünkü bir tasarımın basit olması en büyük güçtür! Ve kolektör mantığı da bu basitliğe son derece uygun.
Son zamanlarda yangın ürünleriyle daha farklı bir şekilde ön plana çıkan Duyar Vana bu konudaki ürün yelpazesini çeşitlendirmektedir; son ürünlerinden bir tanesi Riser Manifold. Bu ürün sayesinde bir yangın tesisatı için gerekli olan test- drenaj vanası, akış anahtarı, manometre, basınç tahliye vanası bileşenleri tek bir aparat üzerinde toplanmakta. Bu sayede bir yangın tesisatı tasarımında oluşabilecek -ki bu da işletme problemini beraberinde getirebilir- hatanın daha en başından önüne geçilmekte (doğru çalışan proje işletme açısından doğru ya da pratik değilse esas itibariyle o proje yeteri kadar doğru değil demektir).
Duyar Vana olarak, DN 50–150 çap aralığında, 300 PSI basınç dayanımına sahip ve ön seri üretimlerini tamamladığımız Riser Manifoldun tasarım müracaatını Türk Patent Enstitüsüne yapmış bulunmaktayız. Ayrıca, ürettiğimiz diğer tüm yangın ürünlerinde sahip olduğumuz uluslararası FM ve UL sertifikalarını, bu ürünümüz için de 2018 yılı sonuna kadar almayı hedefliyoruz. Bu ürünümüzün, son zamanlarda medyada sıkça karşılaştığımız yangın tesisatlarındaki hata ve zaafların önüne geçmeye büyük katkısı olacaktır.
Aslında Dünya’nın geri kalanında olduğu gibi ülkemizde de yangın konusunda bu denli zafiyet göstermek biraz da sistemin kendi doğasından ve bu doğanın istismar edilmesinden kaynaklanıyor. Nasıl mı? Şöyle ki; bir yangın tesisatı baştan aşağı kurulduktan sonra en çok istenen şey aslında o tesisatın bina ömrü boyunca hiç kullanılmaması ve ona hiç ihtiyaç duyulmamasıdır, bundadır ki kim bilir kaç sene sonra istenmeyen bir durum sonucu tesisat devreye girecek ve ilgililer hemen en doğru şekilde müdahale etmeye gayret edecek… İşte bu düşünce bir zafiyet ve ihmal getirmekte. Bundan dolayıdır ki kanunlar, meslek odaları ve bu işi standardize eden uluslararası kuruluşlar bu konuyu çok sıkı tutmaktalar.
Tüm bu sebeplerden dolayı yeterli yetkinlikte teknik personel ve proje kadar kullanılan üründe çok önemlidir. İşte Duyar ürünleri tam bu noktaya hitap etmekte…
Peki bir ürünün nitelikli olmasını sadece ülkelerin ilgili kurumları mı istemekte? Tabii ki hayır. Küreselleşen dünyada kimi zaman özel şirketlerin tercihleri-talepleri de yol göstermekte ve hatta öncü olmakta. Örneğin, dünya ölçeğinde otel zinciri olan bir şirket her şubesinde (ülkenin gelişmişlik seviyesine bakmaksızın) en iyi ürünleri kullanmak ister (hele hele konu yangınsa… Asla kendi hatasından dolayı müşterilerinin ölümle burun buruna kalma riskini göze alamaz). Bu örneğe havaalanları, liman işletmeleri ve daha birçok iş kolu eklenebilir…
Yakında kataloglarımızda yer alacak bu ürünle ilgili daha fazla bilgi almak isteyenler 444 8262(VANA)’den bize ulaşabilir.
Konuyla ilgili görüş, öneri ve talebinizi bilal.aydemir@duyarvana.com.tr adresinden bana iletebilirsiniz. Ayrıca bu yazıyı okuyanların “okudum” notunu bana iletmelerini rica ederim, şimdiden bu nezaketiniz için teşekkürler…
Kaynaklar
1. F. Kantaş, 2012, ISI DEĞ. KUL. MANİFOLD. A. A. VE H.I A. D. İLE M., İstanbul, İ.T.Ü.
2. A. Mülayim, 2010, KANATLI B. ISI DEG. K. KOL. B. K. İ., İstanbul, Y.T.Ü.