Connect with us

Pompalar

Wilo, enerji tasarruflu ürünleriyle dünya kaynaklarını koruyor

Yayın Tarihi:

on

Artan nüfus, küreselleşme, teknolojik gelişmeler, refah seviyesinin yükselmesi ve değişen tüketim alışkanlıkları gibi etkenler dünyanın enerji ihtiyacını hızla artırıyor. Kaynakların tükenmeye başlaması ekosistem dengesini olumsuz yönde etkiliyor. Bu bağlamda enerji tasarrufu kavramı üretimden tüketime, sanayi kuruluşlarından bireylerin günlük yaşam alışkanlıklarına kadar tüm alanlarda büyük önem taşıyor. Binalarda, endüstride ve altyapı uygulamalarında bulunan ısıtma, soğutma, havalandırma sistemlerinin yanı sıra su temini ve atık su uygulamalarında da kullanılan 10 bine yakın pompa sistemleri ürün çeşidiyle Wilo, enerji kaynaklarının korunmasına katkıda bulunuyor. Enerji Tasarrufu Haftası kapsamında açıklamada bulunan Wilo Türkiye Genel Müdürü Mehmet Ürek, Wilo Grup olarak 100 milyon insanın temiz suya erişimini sağlama hedefleri doğrultusunda enerjiyi verimli kullanan akıllı ürün ve çözümler geliştirmek için Ar-Ge ve inovasyona çok fazla yatırım yaptıklarını vurguladı.

Ülkelerin ekonomik gelişiminde ve sosyal refahın oluşturulmasında büyük rol oynayan enerji, iklimin korunması ve sürdürülebilir yaşam için hayati önem taşıyor. Küresel iklim değişikliğinin etkisini artırmasıyla günlük yaşantımızdan sanayideki üretime kadar birçok alanda enerji tasarrufu önemli bir gereklilik olarak karşımıza çıkıyor. İleri teknolojisi ile yeni nesil ürün ve sistemler geliştiren Wilo, enerji kaynaklarının akıllı ve verimli kullanıldığı bir dünya için çözümler sunuyor.

Yoğun Ar-Ge yatırımı ile çevre ve kullanıcı dostu ürünler geliştiriyor

Enerji Tasarrufu Haftası kapsamında açıklamada bulunan Wilo Türkiye Genel Müdürü Mehmet Ürek, yüksek teknolojiye ve enerji verimliliğine sahip akıllı pompaların yaygınlaşması için aralıksız çalıştıklarını belirterek şu açıklamalarda bulundu; “Enerji tasarrufu, sürdürülebilirlik ve iklim korunması pandemi sürecinde tüm dünyada daha da önem kazandı. Wilo olarak her yıl şirket gelirimizin yüzde 3,5’ini Ar-Ge çalışmalarına ayırıyoruz. Ar-Ge çalışmalarımızın temelinde verimli teknolojilerle çevre ve kullanıcı dostu ürünler geliştirmek yatıyor. İklim değişikliği karşısında su yönetim sistemlerinin verimliliğini artırarak dünya çapında insanların daha iyi yaşam standartlarına ulaşmasına destek oluyoruz. Ürünlerimiz, sistemlerimiz ve çözümlerimiz dünyanın her yerinde insanlara akıllı, verimli ve iklim dostu bir şekilde su sağlamaya katkıda bulunuyor. Bu katkımız sayesinde ve geleceğe yönelik eylem planlarımız sayesinde Wilo olarak 2020 yılında dünya çapında faaliyet gösteren 49 diğer şirketle birlikte Birleşmiş Milletler ve Bloomberg’in “50 Sürdürülebilirlik ve İklim Lideri” adlı küresel sürdürülebilirlik ve iklim koruma girişimine seçildik. Yanı sıra kriz zamanlarına rağmen değişimi yönlendiren ve sürdürülebilirliği iş modellerinin bir parçası haline getirebilen şirketlere verilen Alman Sürdürülebilirlik Ödülü’nün sahibi olduk. Bu girişimlerin bir parçası olmak bize gurur veriyor.”

Pompaların yüzde 90’ı eski ve verimsiz

Günlük hayatımızı sorunsuz bir şekilde devam ettirmemizi sağlayan pompaların enerji tüketiminde de kritik bir konumda yer aldığını ifade eden Ürek, “Dünya genelinde pompaların enerji tüketiminin toplam elektrik tüketiminin yüzde 10’una denk geldiği tahmin ediliyor.  Pompaların yaklaşık yüzde 90’ı eski ve verimsiz çalışıyor. Eski teknolojili pompaların yenisi ile değiştirilmesi sadece ısıtma, soğutma ve iklimlendirme uygulamalarında kullanılan elektrikte 246 TWh’ye kadar tasarruf elde edilebilmesini sağlıyor. Bu da artık ihtiyaç duyulmayacak yaklaşık 80 orta ölçekli elektrik santralinin kapasitesine eşdeğer anlamına geliyor. Dijitalleşme enerji tasarrufunu hayata geçirmede bizlere yeni fırsatlar sunuyor. Bir kaynak olarak suyun sorumluluk bilinci ile kullanımı da artık eskisinden çok daha önemli. Hızla artan dünya nüfusu, küresel ekonomik kalkınma ve süregelen iklim değişikliği dünya üzerinde su dengesi ve bunun altyapısı üzerindeki baskıyı artırıyor.

Wilo olarak geliştirdiğimiz sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında üretilen yüksek verimli ürünlerimiz sayesinde 2018’de CO2 emisyonlarını 50 milyon ton azaltarak yılda 1.8 TWh enerji tasarrufu elde ettik. Bununla birlikte küresel enerji tasarrufu seferberliğimizin odak noktasında yer alan enerji çözümleri projemize de devam ediyoruz. Eski ve verimsiz pompaların yüksek verimli ve daha az enerji tüketimi sağlayan ürünlerle değişimini ile CO2 emisyonlarının sürdürülebilir şekilde azaltılmasına katkıda bulunuyoruz. Bu kapsamda 2019 yılında dünya genelinde 10 bin enerji çözümü projesi gerçekleştirdik” açıklamasında bulundu.

Geri dönüşüm oranını yüzde 90 artırarak hammaddelerin tüketimini 250 ton azaltıyor

Wilo’nun sürdürülebilirlik stratejisi doğrultusunda her yıl 30 bin bileşeni ve ürünü yeniden dönüştürerek ürünlerde materyal tüketimini yılda 12 ton azalttığını ve ürün paketlemede yüzde 100 yeniden kullanılabilir çevre dostu ambalajlar tercih ettiğini belirten Ürek, “Bu doğrultuda Wilo ofis ve fabrikalarında da geri dönüşüm oranını yüzde 90 artırıyor ve tüm bu çalışmalar sonucunda da hammaddelerin tüketimini 250 ton azaltıyoruz. Bununla birlikte Dortmund fabrikamızda bulunan analiz, onarım ve geri dönüşüm merkezimizde hem yeni tasarlanıp üretilen hem de eski ürünlerin tekrar kullanılabilirlik açısından analizlerini yapıyoruz. Buna göre de bir Wilo pompası için geri dönüşüm oranının yaklaşık yüzde 100 olarak hesaplandığını söyleyebiliriz. Tüm bu çalışmalarımızın yanı sıra suya ve geleceğe yön verme hedefimizle Wilo’nun ofis ve fabrikalarındaki içme suyu tüketimini yüzde 20 azaltarak dünya genelinde 100 milyon insanın temiz suya daha iyi şartlarda erişmesine katkı sağlıyoruz” şeklinde konuştu.

Sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında altı mega trend üzerine çalışıyor

Wilo, temiz su temini alanında yeni ürün geliştirme çalışmalarına artan bir ivmeyle devam ederek önümüzdeki yıllarda yenilikçi su çözümlerinin büyüme hızını yüzde 7,5 artırmayı amaçlıyor. Sürdürülebilirlik stratejilerinin bir parçası olarak, insanların hayatlarını derinden etkileyecek altı küresel mega trend tanımladıklarını belirten Ürek, “Globalleşme, akıllı şehirler, enerji sorunu, iklim değişikliği, kuraklık ve dijital dönüşüm olarak belirlediğimiz bu mega trendlere karşı nasıl bir çözüm geliştirebileceği üzerinde çalışmalar yapıyoruz. Tüm yatırımlarımızı dünyaya hızla yön verecek bu trendler ışığında gerçekleştiriyoruz. Bu yolda kat ettiğimiz mesafe ve elde ettiğimiz veriler, doğru ve tarafsız bir şekilde analiz edilebilmesi adına yılda 2 defa Sürdürülebilirlik Konseyi tarafından kontrol edilecek” diyerek sözlerini tamamladı.

Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz? Şimdi kayıt olun.

  E-Bülten'e kayıt olun
E-Posta:
 

Türkiye endüstrisine, alana özel, spesifik yayınlar üreten MONETA Tanıtım’ın sektörel dergilerinin ve web portallarının editörlüğünü yapmaktayım. Yeni nesil, dinamik yayıncılık anlayışıyla, dijital ve basılı mecralarda içerik geliştirmek için çalışmaktayız.

Pompalar

Tapflo Santrifüj Manyetik Kaplinli Pompalar: Kimyasal olarak aşındırıcı ve toksik akışkanlar ile mükemmel çalışır

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

CTM, OEM kurulumlarında olduğu gibi küçük alanlarda servis için mükemmel olan kompakt kısa kaplinli pompadır. Tapflo CTM Manyetik Kaplinli Pompalar, motordan gelen gücün bir manyetik kaplin vasıtasıyla çarka iletildiği santrifüj pompalardır. CTM pompaları, yüzey işleme endüstrisinde kimyasalların transferi ve sirkülasyonu için tasarlanmış ve üretilmişlerdir.

Tüm Tapflo CTM pompaları BSP dişli, flanşlı veya hortum bağlantılı olarak mevcuttur. Pompalar, kimyasal olarak aşındırıcı ve toksik akışkanların yanı sıra saf kimyasallar, asitler ve alkaliler gibi temiz ve ince sıvılar için kullanılabilir çünkü ıslanan bileşenler mükemmel korozyon direnci sağlayan metalik olmayan enjeksiyon kalıplı termoplastiklerdir.

Özellikler: Sızıntı yok, manyetik güç aktarımı, sızdırmaz pompa, hermetik sistem, ekonomik çalışma.

CTM PP – polipropilen uygulama:

90 °C’ye kadar sıcaklık direnci

Üstün kimyasal direnç

 CTM PVDF – poliviniliden florür uygulaması

70 °C’ye kadar sıcaklık direnci

Mükemmel mekanik mukavemet sağlar

Çalışma prensibi: Motordan gelen güç, manyetik bir kaplin vasıtasıyla çarka iletilir. Tahrik mıknatısı ve çark mıknatısı arasındaki izolasyon kabuğu, sıvı tarafı tahrikten ayırır.

Tapflo CTM pompaları, zorlu koşullar altında da üstün güce sahip, benzersiz mıknatıs kafes sistemli NdFeB (neodimiyum-demir-bor) mıknatıslı kaplinleri ile donatılmıştır. Sürücüden gelen güç, yüksek sıcaklıklarda ve yüksek özgül ağırlıklı sıvılarda bile iletilir. Ayrıca, harici mıknatıs için sağlam çelik çerçeve, mıknatıs gücünü artırır ve pompanın yumuşak bir şekilde başlatılmasını sağlar.

Tapflo Ürün Mühendisi Jakub Zduńczyk’nin açıklamasına göre: “Mıknatıslar, reçine ve yapıştırıcı kullanımını önleyen benzersiz sistemle kafesleri içinde tamamen kapsüllenmiştir. Bu özelliği, yüksek sıcaklıklarda daha iyi performansa sahip güvenli bir sistem sağlar. Ayrıca çark enjeksiyonla kalıplanmıştır; bu da mükemmel performans sağlar ve hiçbir zayıf nokta yoktur.”

Tapflo Pazarlama Mikolaj Laguna-Horodniczy’nin açıklamasına göre: ’Manyetik pompalarımızı benzer çözümler sunan diğer tedarikçilerden ayıran şey, şaftsız güvenilir tasarımdır. Mıknatıslı çark tertibatı çok güçlü burçlar ile tasarlanmıştır. Bu özelliği sayesinde bunun sonucunda daha az parçaya sahip ve serviste çok güvenilir bir pompa ortaya çıkmıştır.”

Tapflo Group, bağımsız, İsveçli aile firması olup, havayla çalışan diyaframlı pompaların, santrifüj pompaların ve diğer endüstriyel proses ekipmanlarının üretici ve küresel tedarikçisidir. Tapflo ürünleri ve hizmetleri 6 kıtada 75 ülkede mevcuttur. Tapflo olarak, müşterilerimizin rahatlığı için en yüksek Tapflo hizmet kalitesini garanti eden Tapflo Grup Şirketlerimiz ve özenle seçilmiş distribütörler tarafından dünya çapında temsil edilmekteyiz.

Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz? Şimdi kayıt olun.

  E-Bülten'e kayıt olun
E-Posta:
 
Devamını Oku

Pompalar

Vakum pompalarının yerli uzmanı, dünyanın tercihi oluyor: Gücüm Pompa 40’tan fazla ülkeye ihracat yapıyor

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

Vakum pompaları üretiminde yarım asrı aşan tecrübesiyle kalite, dayanıklılık ve yüksek performansı bir araya getiren Gücüm Pompa, vakum pompalarındaki uzmanlığıyla dünyanın tercihi oluyor. Sulu ve yağlı tip vakum pompaları ve sistemlerinde 60’tan fazla çeşit sunan Gücüm markası, 40’tan fazla ülkeye ihracat yapıyor.

1970 yılında bir atölye olarak kurulan ve geliştirdiği ürün çeşitliliğiyle Türkiye’de alanında öncü bir marka olan Gücüm Pompa, vakum pompalarındaki uzmanlığıyla küresel ölçekte büyümeye devam ediyor. Alanında 50 yılı aşan tecrübesiyle 15 ila 4200 m3/h kapasite aralığında 60’tan fazla çeşit vakum pompası üreten Gücüm Pompa, sulu ve yağlı tip vakum pompaları ve sistemlerinde sunduğu eksiksiz bir portföy ile dünyanın tercih ettiği bir marka oluyor. Teknoloji odağında dünya standartlarında gerçekleştirdiği üretimiyle kalite açısından ilgili Avrupa Normlarına uygunluğu Türk Standartları Enstitüsü tarafından belgelenen Gücüm Pompa, Gebze-Dilovası’ndaki en son teknolojiyle donatılan fabrikasında gerçekleştirdiği üretiminin %50’sini; başta Almanya, Avusturya, İtalya, İspanya, İngiltere, Polonya, Romanya, Ukrayna, Rusya, Azerbaycan, Irak, Mısır, Fas ve Hong Kong olmak üzere 40′ tan fazla ülkeye ihraç ediyor.

Kalite, güç, dayanıklılık ve yüksek performansı bir araya getirdiği vakum pompalarında 60’tan fazla çeşit ile eksiksiz bir portföy sunan markanın ürün yelpazesinde; kullanıcılarına birçok avantaj sunan monoblok vakum pompaları, iki kademeli vakum pompaları, tek kademeli vakum pompaları, paletli vakum pompaları ve vakum üniteleri yer alıyor. Vakum pompalarının kaliteli yapısı ve yüksek performanslı tasarımıyla, çeşitli endüstriyel uygulamalarda ve onlarca sektörde uzun yıllardır büyük verimler sağlayan Gücüm markası, üretimiyle başta gıda, kimya, plastik, tekstil, cam-seramik, sağlık, kağıt ve deri sektörleri olmak üzere endüstrinin birçok alanına eşsiz çözümler sunuyor. 

Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz? Şimdi kayıt olun.

  E-Bülten'e kayıt olun
E-Posta:
 
Devamını Oku

Pompalar

Xylem’den doğaya sahip çıkan teknolojiler: Su gibi bir gelecek için sürdürülebilirliği esas alıyor

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

2025 yılına kadar 16,5 milyar metreküpten fazla su tasarrufu yapmayı hedefleyen Xylem, sürdürülebilir bir dünya için temiz suya ve güvenli sanitasyona erişimin önemine inanıyor. 5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Xylem Türkiye Satış ve Pazarlama Direktörü İbrahim Ünal, şirketin sürdürülebilirlik anlayışını ve yürüttükleri çalışmaları anlattı. 

Küresel ısınma ve iklim krizinin etkilerinin giderek arttığı dünyada gelecek nesillere daha sürdürülebilir bir dünya bırakmak için ekolojik dengenin ve hayatın kaynağını oluşturan suyun korunması şart. Bu bilinçle suyu daha erişilebilir ve uygun fiyatlı, su sistemlerini ise daha esnek hale getiren teknolojiler ve çözümler hayata geçiren Xylem, çevre dostu kurumsal bir vatandaş olarak sorumluluklarını yerine getirme kararlığını her daim gösteriyor. Yeşil bir şirket olma felsefesinin ışığında çalışmalar gerçekleştirdiklerini ifade eden Xylem Türkiye Satış ve Pazarlama Direktörü İbrahim Ünal, binlerce yıldır tüm canlılara yuva olan dünyanın korunmasında çevreyi koruyan politikaların bir seçenek olmaktan çıkarak zorunluluğa dönüştüğünün altını çizdi. 

12 saha ile saha proses suyunun yüzde 100’ünü geri dönüştürüyor

Suyun doğada olduğu gibi en ideal şekilde taşınması fikrinden yola çıkan Xylem, odak noktasında su bulunan çalışmalarıyla doğayı ve enerji kaynaklarını koruyan önemli çıktılar elde ediyor. Bu kapsamda 2020 yılında, susuzlaştırma ve dijital teknolojileri aracılığıyla 1,4 milyar metreküp kirli suyun yerel su kaynaklarına ve yerleşim yerlerine girmesinin önlenmesine katkıda bulunan Xylem, kurduğu arıtma çözümleri ile müşterilerinin 4,3 milyar metreküp suyu yeniden kullanmalarına olanak tanıdı. Buna ek olarak gelir getirmeyen suyu 0,5 milyar metreküp azaltmayı başaran şirketin 22 büyük tesisinden 10 tanesi şu anda yüzde 100 yenilenebilir enerjiyle çalışıyor ve iki tanesi projelerinin devam ettiği 12 saha ile saha proses suyunun yüzde 100’ünü geri dönüştürüyor. Bu tesislerdeki genel su yoğunluğunu 2014 yılına göre yaklaşık yüzde 30 oranında düşürmeyi başaran Xylem, 2020 yılında su kullanımını bir önceki yıla göre yüzde 19 oranında azalttı. Toplam GHG Net Emisyon yoğunluğunu 2019 yılına göre yüzde 7’den fazla azaltan Xylem, küresel filosunu elektrikli ve hibrit araçlara taşımaya odaklanan Sürdürülebilir Filo Stratejisini de uygulamaya başladı. Faaliyetlerini 2013 yılından bu yana CDP’ye (Carbon Disclosure Project-Karbon Saydamlık Projesi) raporlayan şirket hem iklim değişikliği hem de su kıtlığı alanlarında liderlik bandında bir puan olan A puanı alarak önemli bir başarıya daha imza attı.

2050 yılından önce değer zincirinde net sıfır karbon emisyonu elde etmeyi hedefliyor

Dünyanın en zorlu su ve atık su problemlerine odaklanarak yerel çözümler sunabilmeyi hedefleyen Xylem, sürdürülebilir bir dünya için iddialı hedefler ortaya koyuyor. Buna göre 2025 yılına kadar 16,5 milyar metreküpten fazla su tasarrufu yapmayı hedefleyen Xylem, yılda 55 milyonu aşkın kişinin evsel su kullanım ihtiyacına eş değer olan 3,5 milyar metreküpün üzerinde gelir getirmeyen suyu azaltmayı amaçlıyor. Yılda 197 milyondan fazla kişinin evsel su kullanım ihtiyacına eş değer olan 13 milyar metreküp suyu yeniden kullanım için arıtmayı da öngören şirket, 7 milyar metreküpten fazla kirli suyun yerel su kaynaklarına veya yerleşim yerlerine girmesini önlemeyi hedefliyor. Tesislerinde yüzde 100 yenilenebilir enerji ve yüzde 100 proses suyu geri dönüşümü kullanma hedefi olan Xylem, 2050 yılından önce değer zincirinde net sıfır karbon emisyonu elde etme taahhüdünde bulunuyor. En önemlisi de küresel ekonomik piramidin tabanında yaşayan en az 20 milyon insanın temiz su çözümlerine erişimini sağlamayı hedefliyor. 

Suya sahip çıkan teknolojileriyle doğayı ve geleceği koruyor

5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Xylem Türkiye Satış ve Pazarlama Direktörü İbrahim Ünal herkes için su açısından daha güvenli, adil bir dünya oluşturma hedefinin özünde sürdürülebilirlik olduğunu vurguladı ve şunları söyledi: “Dünyanın temiz su ihtiyacını sağlamada yaratıcı çözümler üreten lider bir küresel su teknolojisi şirketi olarak sürdürülebilirliği yaptığımız işin temel esası olarak kabul ediyoruz.  Özellikle de suyun güvenliğinin yaşam ve daha sürdürülebilir bir dünya yaratmak için kritik öneme sahip olduğuna inanıyor, artan su sorunlarının çözülmesine yardımcı olmak için sorumluluklarımızı alıyoruz. Bize binlerce yıldır yuva olan gezegenimizi korumak, doğaya ve suya sahip çıkmayı kurumsal bir vatandaş olarak görev ediniyoruz. Bünyemizdeki yüksek verimli su teknolojileri, endüstriyel pompaları ve uygulama çözümleri ile yalnızca daha az enerji kullanmak ve yaşam döngüsü maliyetlerini azaltmakla kalmıyor, aynı zamanda sürdürülebilirliği de destekliyoruz.  Su yönetimini dönüştürmek, güçlü su, enerji ve maliyet tasarrufu sağlamak için veri analizinin gücünden yararlanıyoruz. Temiz suya erişimi optimize etmek, suyun daha verimli bir şekilde kullanılması, korunması ve yeniden kullanılması için yeni yollar geliştiriyoruz.  Farkındalığın bu yolculuktaki önemine inanıyor, eğitimler düzenleyip iş arkadaşlarımızın ve gönüllü paydaşlarımızın suyla ilgili sorunlara zaman ayırma tutkusundan yararlanarak sosyal değer yaratıyoruz. Kurumsal Sosyal Yatırım programımız olan Xylem Watermark, sürdürülebilirlik çabalarımızın önemli bir parçasını oluşturuyor. Xylem Watermark ile faaliyette bulunduğumuz toplulukları güçlendiriyoruz. 2021 yılında 113 bin saat gönüllü çalışmış dünyanın dört bir yanındaki Xylem çalışanları su sorunu yaşayan toplulukların karşılaştığı tehditleri gün yüzüne çıkarıyor.” 

Çevre konusunda en sorumlu 499 şirket listesinde 17. sırada yer aldı

Dünya çapında kişi başına günde 77 litre su kaybı oluştuğunu ve tüm kaçak suların atmosferde meydana getirdiği karbondioksit salımını bertaraf etmek için Brezilya’nın toplam dörtte biri kadar yeni ormanlara ihtiyacımız olduğunu söyleyen İbrahim Ünal, “Artık erteleyecek zamanımız olmadığı aşikâr. Biz bu sorunun ancak çalışanlarımız, müşterilerimiz, tedarikçilerimiz ve tüm dünya ile hep birlikte bir ekosistem içinde çözebileceğimize inanıyoruz. Attığımız adımlarla da hassasiyetimizi ortaya koyuyoruz. Örneğin geçen yıl, Newsweek ve Statista ortaklığı ile oluşturulan, Amerika Birleşik Devletleri’nin çevre ve sosyal sorumluluk alanında en sorumlu 499 şirketi listesi içerisinde 17. sırada yer aldık. Bu noktada ‘Let’s solve water.’ misyonumuz ışığında daha güvenli bir dünya ve daha sağlıklı bir çevre yaratmaya kendimizi adamaya devam edeceğiz” dedi. 

 

Endüstri dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz? Şimdi kayıt olun.

  E-Bülten'e kayıt olun
E-Posta:
 
Devamını Oku

Trendler

Copyright © 2011-2018 Moneta Tanıtım Organizasyon Reklamcılık Yayıncılık Tic. Ltd. Şti. - Canan Business Küçükbakkalköy Mah. Kocasinan Cad. Selvili Sokak No:4 Kat:12 Daire:78 Ataşehir İstanbul - T:0850 885 05 01 - info@monetatanitim.com