Connect with us

Etkinlikler

Grundfos çevreye duyarlı çözümleriyle IFAT EURASIA fuarındaydı

Yayın Tarihi:

on

 

Grundfos çevreye duyarlı çözümleriyle IFAT EURASIA fuarındaydı

 

Çevre teknolojileri sektörünün nabzının attığı platform olma hedefi ile düzenlenen IFAT Eurasia Fuarı, 16-18 Nisan günlerinde Congresium Ankara, ATO Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlendi.  Grundfos; çevreye karşı sorumlu, sürdürülebilir ve enerji verimli çözümlerin tanıtıldığı fuarın önde gelen katılımcılarından biri olarak Salon 1 Stant A114’te yerini aldı.

 

Fuar boyunca ziyaretçiler tarafından büyük rağbet gören Grundfos standında başlıca Dozaj-Dezenfeksiyon ve Su Hizmetleri çözümleri tanıtıldı. Dozaj-Dezenfeksiyon Çözümleri ekibi, sergilenecek ürünlere karar verirken sektörlerin kendine özgü özellik ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurdu. Sergilenen ürünler arasında Tuzdan Klor Jeneratörü, yoğun ilgi gördü. Atık Su Hizmetleri kısmında sergilenen çalışan Hazır Terfi İstasyonu (PUST) demosu ile ziyaretçiler uygulamayı da görme fırsatını elde ettiler. Tüm Grundfos ekibi, temas kurulmak istenen tüm hedef kitleye ulaştıklarını ve ziyaretçilerin Grundfos standında kendilerine yapılan bilgilendirmelerden son derece memnun kaldıklarını belirtti.

 

Grundfos’un bir diğer vurgusu ise satış sonrası hizmetlere yönelikti. Dünya çapında 7/24 yedek parça teslimatı ve arızaları yerinde giderme politikasını güden Grundfos, sunduğu Satış Sonrası Hizmetler’in amacını, müşterilerine ilk günden itibaren düzgün kurulmuş ve maksimum verimlilikle çalışan sistemler teslim etmek olarak açıklıyor. Grundfos Satış Sonrası Hizmetleri ve Servis Sözleşmeleri ile ilgili daha detaylı bilgiler şirketin web sitesinde bulunabilir. (http://tr.grundfos.com/service-support/operation.html)

 

 

Grundfos’un fuar için çizdiği program kapsamında sergilediği Su Hizmetleri çözümleri: Grundfos Atık Su Transfer İstasyonları, SE/SL (9-30 kW) ve SL1/SLV (1,1-11 kW) yeni nesil S-Tube® tıkanmaz çarklı dalgıç pompalar ve yeni nesil SMG karıştırıcılardan oluştu.

 

Grundfos atık su transfer istasyonları, otomatik kaplin üzerine monte edilen atık su pompaları, çekvalf, ızgara veya öğütücü, emniyet platformu ve havalandırma borusu gibi parçalarla komple çözümler olarak sunuluyor. Tank malzemesinde CTP/HDPE kullanıldığı gibi paslanmaz çelik gövdeli Katı Ayrıştırıcılı sistem opsiyonu da mevcuttur.

 

 

Yeni nesil dalgıç pompalardan oluşan SE/SL (9-30 kW) ve SL1/SLV (1,1-1 kW) serisinde yüksek verimli IE3 standardına uygun, H sınıfı yalıtımlı motorlar kullanılıyor. Her iki seri de Grundfos S-Tube® tıkanmaz çark teknolojisiyle donatılarak, büyük parçacıkların geçişinde yaşanan sorunlar ortadan kaldırılmış. Pompalar, çift yalıtımlı termal koruma ve EN-GJL-250/GG25 döküm malzeme varyasyonlarıyla temin edilebiliyor.

 

Grundfos Su Hizmetleri altındaki yeni nesil SMG Karıştırıcılar, 360-4360 N ile yüksek itme gücüne sahip. Entegre aşırı yük koruması ve entegre sızıntı sensörü ile gelen bu karıştırıcılar, Stator sargıları ve rotoru açısından, IEC 60034-30 standardına göre IE3 verimlilik sınıfında yer alıyor.

 

Grundfos, fuar ziyaretçilerine Su hizmetleri dışında dozaj-dezenfeksiyon çözümlerini de tanıttı. Grundfos ALLDOS ailesinden DMH piston tip diyaframlı dozaj pompası ile DMX mekanik diyaframlı dozaj pompası, Vaccuperm VGB-103 klor dozlama sistemi, Oxiperm OCD klordioksit jeneratörü, Selcoperm tuzdan hipoklorit üretim sistemi ve Smart Dosing yeni nesil dijital dozaj pompaları sergilenen ürünlerdi.

 

DMH ve DMX pompalar; PP, PVDF, PVC, SS, Hastelloy gibi çok çeşitli malzeme seçenekleriyle sunuluyor. Çift kafalı versiyonla aynı anda iki farklı kimyasalın dozajı mümkün. ATEX ve API onaylı motor seçenekleriyle tasarlanan bu pompaların debi aralığı 2.2 lt/sa ile 3.000 lt/sa arasında değişiyor ve başlıca kontrol seçenekleri arasında manual, analog/pals kontrol ile servomotor geliyor. DMH’de bulunan kalitesi kanıtlanmış hidrolik tahrik sistemi ve aktif membran koruma teknolojisi de dikkat çeken bir özellik.

 

 

Fuarın bir diğer ürünü Oxiperm OCD ise dört farklı model seçeneğiyle sunuluyor. Klordioksiti yerinde üreten kompakt sistemler olarak bilinen Oxiperm OCD modelleri, lejyonella ve biyofilm tabakasına karşı bir çözüm olarak geliştirilmiş. pH’den bağımsız olarak, daha uzun süreli ve etkili dezenfeksiyon gerçekleştiriyor.

 

SELCOPERM tuzdan klor jeneratörü, beş standart model haricinde, büyük kapasite gerektiren uygulamalar için farklı seçenekler de sunuyor. İçme suyu ve proses suyunda başarılı uygulamalara imza atan Selcoperm, DWI yönetmeliğine uygun dezenfeksiyon işlemi yerine getiriyor.

 

Smart dosing çözümünün öne çıkan başlıca özellikleri arasında gerçek debi değerini izlemeye imkân tanıyan dijital ekran, “Auto Flow Adapt” işlevi ve düşük kapasitelerde dahi hassas dozlamayı garantileyen Step Motor teknolojisi geliyor. Smart Dosing dijital dozaj pompası, özellikle zor akışkanların transferinde, soğutma kulelerinde ve arıtma tesisleri ile gıda endüstrisinde kullanılıyor.

 

Grundfos standını gezen ziyaretçiler, bu ürünler hakkında daha kapsamlı bilgi edinme şansı buldu. Grundfos çalışanları ise IFAT Eurasia 2015 Fuarı’nın yararlı fikir alışverişlerinin gerçekleştiği bir sürece dönüştüğünü ve Grundfos teknolojilerine gösterilen ilgiden çok memnun kaldıklarını belirtti.

 

 

GRUNDFOS

 

Türkiye endüstrisine, alana özel, spesifik yayınlar üreten MONETA Tanıtım’ın sektörel dergilerinin ve web portallarının editörlüğünü yapmaktayım. Yeni nesil, dinamik yayıncılık anlayışıyla, dijital ve basılı mecralarda içerik geliştirmek için çalışmaktayız.

Etkinlikler

Türkiye, suyun yüzde 40’ını şebekelerde kaybediyor

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

Türkiye’de suyun yüzde 40’ı fiziki sebeplerden dolayı kullanıcılara ulaşmadan şebekelerde kaybediliyor. Bu da yaklaşık 2 milyar m³ temiz suya yani yaklaşık 30 milyon kişinin bir yıllık su ihtiyacına karşılık geliyor.

22 Mart Dünya Su Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Masdaf Genel Müdürü Vahdettin Yırtmaç, Türkiye’de su kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamak için yüzde 40’ı şebekelerde kaybedilen suyun kazanılması için yapılması gerekenlere dikkat çekti.

Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından hazırlanan rapora göre Türkiye, yılda kişi başına düşen 1.519 m³’lük su miktarı ile ‘su sıkıntısı çeken’ bir ülke. Pompa sektörünün yarım asırlık lider firması Masdaf’ın Genel Müdürü Vahdettin Yırtmaç, Türkiye’de su kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamak için yüzde 40’ı şebekelerde kaybedilen suyun kazanılması konusunda yapılması gerekenleri açıkladı:

Suyun yüzde 40’ı şebekelerde kaybediliyor

“Barajlarda bulunan ham su, iletim hattıyla arıtma tesislerine oradan haznelere ve şebekeler yardımıyla da evlerimize ulaşıyor. Ancak Türkiye’de suyun yüzde 40’ı fiziki sebeplerden dolayı şebekelerde kaybediliyor. Bu da yaklaşık 2 milyar m³ temiz suya yani yaklaşık 30 milyon kişinin bir yıllık su ihtiyacına karşılık geliyor.

Su kaynaklarını doğru yönetmek ve suyun kullanıcılara ulaşmadan kaybolmasını önlemek konusunda yerel yönetimlere önemli roller düşüyor. Çünkü yerel yönetimler, suyu evlere taşıyan şehir şebekelerini doğru sistemler ile yöneterek bu kayıpların önüne geçebilir. Bu kapsamda şebeke suyunu basınçlandırmak için kullanılan pompalar ile suyu taşıyan boruları doğru seçmek ve bakımlarını ihmal etmemek gerekiyor.

Eski pompalar yüzde 40 daha fazla enerji tüketiyor

İdeal verimlilik seviyesinin yüzde 20 altında çalışan eski ve yıpranmış pompalar su israfının yanı sıra enerji israfına da neden oluyor. Çünkü aynı hacimde su pompalamak için yüzde 40 daha fazla enerji tüketiyor. Bu nedenle eski pompa sistemlerini, yüksek verimli ve elektronik olarak kontrol edilen yeni pompalarla değiştirmek gerekiyor. Yenilenen sistem hem iki yıl içinde kendini amorti ediyor hem de yüzde 40 daha az enerji tüketiyor.

Şehir şebekelerinde kullanılan borulara dikkat!

Şehir şebekelerindeki kayıpları önlemek için yalnızca akıllı pompa teknolojileri ile suyu basınçlandırmak da yeterli değil, bir diğer önemli parametrenin de şehir şebekelerinde kullanılan borular olduğunu söyleyebiliriz. Eğer sistemdeki borular eski ve yıpranmış ise patlama veya delinme gibi sorunlar yaşanabiliyor.

Akıllı pompa teknolojileri ile doğru basınçlandırma yapılmalı

Borularda yaşanan patlama veya delinmenin nedenlerinden bir diğeri ise uzun boru hatlarındaki kayıpları karşılamak amacıyla şebekenin çıkış noktalarına yerleştirilen pompalardaki basınçların yüksek tutulması oluyor. Bu nedenle alt yapı sistemlerini bir bütün olarak değerlendirip, mühendislik hesaplamalarını doğru yapmak gerekiyor.

Kullanım ömrü 10 yılı aşan pompaları, akıllı pompa teknolojileri ile yenileyerek doğru basınçlandırma yapmak, kaçakları tesit edip boruları yenilemek şebekelerden kaynaklı su israfını önleyecek bir çözüm olacaktır.” dedi.

Devamını Oku

Etkinlikler

Dünya, yaşamın temel kaynağını hızla tüketiyor

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

1993 yılından bu yana her yıl 22 Mart tarihinde kutlanan; küresel ısınma kaynaklı yağış azlığı, aşırı buharlaşma, hızlı tüketim ve kirlilikle, diğer yandan vahşi sulama ve bilinçsiz su tüketimiyle anlamı her yıl artan Dünya Su Günü, 2024 yılında “Barış için sudan faydalanmak” temasıyla gerçekleştiriliyor. Suyun küresel barış, istikrar ve refah üzerindeki hayati rolünü öne çıkaran tema, aynı zamanda su kıtlığı, kirliliği ve suya eşit olmayan erişim gibi sorunların toplumlar ve ülkeler arasındaki gerilimleri artırabileceğini vurguluyor.

Konuyla ilgili küresel araştırmalar ise dünyada 785 milyon insanın suya erişemediğini ortaya koyarken, 2050′ye kadar her 4 kişiden en az birinin kronik veya tekrarlayan tatlı su kıtlığından etkilenen bir ülkede yaşayacağını öngörüyor. Farklı bir araştırmada ise, dünya nüfusunun yüzde 40’ından fazlasının su kıtlığı çektiği, bu durumun önümüzdeki yıllarda artarak 2050 yılında 4 milyar insanı etkileyeceğini bildiriyor. 2023 yılının Kasım ayında yayınlanan son UNICEF raporuna göre, her 3 çocuktan 1’i (739 milyon) şiddetli veya çok şiddetli su kıtlığı olan bölgelerde yaşıyor ve iklim değişikliği bu durumun daha da kötüleşmesine yol açıyor.

Küresel su tüketimi sektör bazında incelendiğinde temiz suyun;

  • %69’u gıda ve tarım,
  • %21’i enerji ve endüstriyel,
  • %12’si içme suyu ve evsel tüketimde kullanılıyor.

Türkiye’de durum ne?

Dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye’de ise, artan nüfusla birlikte kişi başına düşen kullanılabilir yıllık su miktarının 2030 yılında 1.200 metreküpe, 2040 yılında 1.116 metreküpe, 2050 yılında ise 1.069 metreküpe kadar düşmesi bekleniyor. Bu rakamlar, Türkiye’nin su kıtlığı çeken bir ülke durumuna geleceğini gösteriyor. World Rescue Institute’nin (WRI) 2040 yılına dair oluşturduğu Su Stresi Haritası’na bakıldığında ise, ülkemizin su stresi seviyesinin artarak, 2040 yılında büyük bir bölümünün Yüksek Su Stresi ve Su Kıtlığı kategorilerinde yer aldığı görülüyor. Haritaya göre, Türkiye dünyada su stresi yaşayan 50 ülke arasında 32. sırada yer alıyor.

Yetkililer ise, son yıllarda bu duruma ilişkin önlemler almaya çalışıyor. 2023 yılının Kasım ayında su kaynaklarının etkin yönetimi ve verimli kullanımı amacıyla üst düzeyde koordinasyon ve iş birliği sağlaması için oluşturulan Ulusal Su Kurulu, 2024 yılının Ocak ayında Tarım ve Orman Bakanlığı’nın öncülüğünde ilk toplantısını gerçekleştiriyor. Toplantıda konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, su kullanımı ve iklim değişikliği etkilerinin bu şekilde artarak giderse; 6 yıl sonra nüfusun yüzde 49’unun, tarım alanlarının ise yüzde 78’inin su yetersizliği riskiyle karşı karşıya kalacağını söyleyerek, “Bu durumla yüzleşmemek için riski krize dönüşmeden yönetmemiz gerekiyor” açıklamasında bulunuyor.

Su Verimliliği Seferberliği başta olmak üzere, son yıllarda su kaynaklarının etkin ve verimli kullanımı için birçok yatırım ve önemli düzenlemeleri hayata geçiren Türkiye, Ulusal Su Kurulu ile sektörel su tahsislerinin de değerlendirileceği su arzına ilişkin kısa ve uzun vadeli plan, politika ve stratejiler oluşturmayı hedefliyor.

“Su vatandır” vizyonu ve sloganıyla yürütülen bilinçlendirme çalışmalarını destekliyor, geleceğimiz için bu denli önemli bir alanda faaliyet gösteren tüm sektör paydaşlarımızın Dünya Su Günü’nü kutluyoruz.

Devamını Oku

Etkinlikler

REWA Anatolia 15 Şubat’ta başlıyor

Yayın Tarihi:

on

Yazar:

Sürdürülebilirlik hareketinin çekim merkezi REWA Anatolia, Doğu Akdeniz’in öncü şehri Adana’da 15 Şubat’ta kapılarını açıyor. Yeşil büyüme konseptini merkezine alan REWA Anatolia, sürdürülebilir bir kalkınma için sektör paydaşlarına eşsiz bir ticaret platformu sunuyor.

15-17 Şubat tarihleri arasında düzenlenecek REWA Anatolia’nın açılış konuşmacıları arasında; REWA Anatolia İcra Komitesi Başkanı Ebru Can, Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, Kosova Cumhuriyeti Bölgesel Kalkınma Bakanı Fikrim Damka yer alıyor. ‘Bir İleri Dönüşüm’ açılış defilesiyle devam edecek etkinliğin ilk günkü konu başlıklarını; ‘Sürdürülebilir Ekonomi, Sıfır Karbon Ayak İzi, Geri Dönüşüm ve Atık Yönetimi’, ‘OSB’de Yeşil Dönüşüm’, ‘Karbon ve Su Ayak İzi’ oluşturuyor.

REWA Anatolia etkinlik programına https://rewanatolia.com/event-program/linkten erişebilirsiniz.

Devamını Oku

Trendler

Pompa Vana ve Sistemleri Dergisi - Pump Valve and Systems Magazine sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et